nefes almaya çalışırken boğazımdan gelen çıtırtılar son derece sinir bozucu...
insanda ne konsantrasyon bırakıyor, ne de iyileşme ümidi...
Zannediyorsunuz hep böyle kalacak- sınız.
Aslında geçecek biliyorsunuz, ama yine de demoralize ediyor işte...
Doktorlarımız iyi ki var, uygun teşhis, te- davi ve tedarik edilen ilaçlar sayesinde bir nefes sıhhatin kıymetini anlamış oluyoruz.
Derinden alınan bir nefesin kıymeti hiçbir şeyde yok.
Kana kana içilen bir bardak su ile kıyaslanabilir belki, ya da iftarda ağza atılan bir lokma sıcak pidede...
Ya da neşe içinde oynayan çocuklara dahil olunan bir oyunda...
Uzun zaman üzerinde çalıştığınız bir işi tamamlamakta...
Yurt dışı görevden memlekete dön- mekte...
Bir bayram sabahı anne babanızın elini öpmekte...
Hasretle sevdiklerinize sarılmakta... Doğan bir güneşi seyretmekte... Yağmurdan sonra toprağın kokusunu
içinize çekmekte...
Bir kedi yavrusunun başını okşamakta... Şükredilecek sayısız nimet varken,
bazen başımızı kaldırıp farketmek tek ihtiy- acımız olan.
