Ülkemizin yaşamış olduğu biri 7,7 diğeri 7,6 şiddetindeki depremler silsilesi bölgede çok sayıda insanın vefat etmesine, yaralanmasına ve çok sayıda binanın yıkılmasına sebep oldu.

Depremden etkilenen bölgelerde ikamet eden öğrenciler ve öğretim görevlileri, akademisyenlerin doğrudan etkilenmesi nedeniyle YÖK (yükseköğretim kurulu) kararıyla devlet üniversitelerinde ‘’online’’ yani uzaktan eğitime geçildi. Özel üniversitelerde ise isteğe bağlı hibrit (karma) eğitim modeline geçiş yapıldı.

Sosyal medya kullanıcıları ve kanaat önderlerinin birçoğu üniversitelerin ülke genelinde kapatılması kararını yanlış bulduklarını, okulların nisan ayında açılması gerektiğini yayınladıkları yazılarla dile getirdiler.

Peki üniversitelerde uzaktan eğitime geçilmesi neden insanlar tarafından tepkiyle karşılanıyor? Nedeni; üniversite eğitim sisteminin halihazırda ezbere dayalı olması, üniversite eğitiminin niteliğini düşürüyor. Bir de üstüne eğitimi uzaktan eğitime geçirince öğrencinin konulara, olaylara, olgulara olan farkındalığı neredeyse sıfıra iniyor. Kısacası verim alınamıyor.

Bunun farkında olan öğrenciler hem derslerden verim almak hem de okulu uzatmamak için bu duruma karşı sosyal medyadan karşı çıkıyor.

Deprem bölgesindeki enkaz kaldırma çalışmaları ve barınma için gönderilen konteyner sevkiyatı tüm hızıyla devam ediyor. Enkazların tamamen kaldırılması, Ramazan ayı geçtikten ve Cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldıktan sonra tamamlanabilir. Tahminen Haziran ayının sonunu bulacağını düşünüyorum.

Bakalım YÖK Nisan ayına geldiğimizde üniversitelerin açılması kararını verecek mi? Hep birlikte görmüş olacağız.