Evde misafir var. Baba oğluna doğru dönüyor ve oldukça net bir cümleyle, ‘’Benim oğlum beni çok seviyor amcası’’ diyor. Çocuk kafasını panikle annesinin komşu teyzeyle oturduğu yere doğru çeviriyor, anne duydu mu acaba diye. Baba hızını alamıyor, ‘’söyle bakayım oğlum, anneni mi beni mi daha çok seviyorsun?’’ diyor. Çocuk cevap vermeden amcası, ‘’Bak, annesini seviyor demek ki’’ diyor, baba ‘’hadi oğlum’’ derken anne de dahil oluyor: “Hadi oğlum söyle, baban duysun beni ne kadar çok sevdiğini”… Arkasından gülüşmeler… Çocuktan ilk cevap cümlesi, “İkinizi de…” Hemen tepkiyi görmek için bakıyor. Anne ve baba, şakayla karışık birbirlerine, “senden korktu, söyleyemedi kimi sevdiğini…” diyerek sohbetlerine geri dönüyor. Çocuğun yüzünde annesini de babasını da memnun edememenin paniği vardı; sanırım gözleri de dolmuştu…

                         5 - 6 yaşlarında kız çocuğu annesiyle beraber mağazadan içeriye girdi. Annenin yanında bir kadın arkadaşı da var. Annenin telefonu çaldı, arkadaşına anlamlı bir şekilde bakış atarak telefona cevap verdi. Sesi kontrollü ve mesafeliydi. Telefonu küçük kızına doğru uzattı, çocuk telefonu aldı ve neşeli bir sesle, “babacım annem bana renkli kalem alacak’’ dedi. Kısa ama neşeli bir konuşmanın ardından telefonu annesine uzattı. Anne telefonun kapandığından emin olunca kızına döndü ve “annecim, ben sana demedim mi, baban beni üzünce ona babacım demeyeceksin…”

                         17 yaşında bir delikanlı, babası olduğunu düşündüğüm orta yaşlarda bir adamla konuşuyor. Delikanlı babanın ağzından çıkan cümleleri anlamaya çalışıyor. “Biz ne yaptıysak annenle senin için yaptık’’, “Ben babamdan senin gördüklerinin hiç birini görmedim”, “Bak annene, hala senin için çalışıyor’’…

                     Yukarıdaki örnekler, küçük çocukların ve delikanlının, duygusal bağımlılık dili, acıma duygusu oluşturmaya yönelten bir iletişim dilidir aynı zamanda. Her birimizin hayatında bu yönde verebileceğimiz sayısız örnek vardır. Öncelikle kendimizi dinleyelim, duygusal bağımlılık dili kullanıyor muyuz?

                       Unutmayalım lütfen! İletişim dilinde duygusal bağımlılıkları öğrettiğimiz çocuklarımızın düşünce ve duygularının dili, yetişkinliklerinde de bağımlı olacaktır.