reklam
reklam

KISMETİN BÖYLESİ (I)

Köşe Yazarı: NEJLA BİLGİN   Eklenme Tarihi: 6 Aralık 2019, Cuma - 10:04   Okunma Sayısı: 48446

Yalnız bir adamım ben, koca bir kara ormanda binlerce ağacın içinde tek başına yaşayan, kimsenin bir tek ağaç olarak görmediği bir adamım. İnsanlar yanımdan yöremden geçip gidiyor, aç mıyım, tok muyum, hasta mıyım merak eden yok.
Akrabalar bile arayıp sormuyor oysa eşim hayattayken ne çok çalardı eşimin telefonu ve o telefondan gelen selamlar haberlerle besleniyordum ben.

Eşimi kaybedeli üç koca sene oldu. Üç tane üçyüz altmışbeş gündür yalnızım ben, anahtarım ile kapımı açıyorum. Akşam gelirsem penceremde ışık yok, evim sessiz ve kabir soğukluğunda.

Çocuklar evlendi ayrı yaşıyor, evin, maaşın var kendi keyfine bak diyor herkes bana. Yalnız insanın ne keyfi olurmuş anıları hatırlayıp üzülmekten başka. Yaşanmadan anlaşılmıyor bazı duygular masal gibi geliyor insana.  Geçenlerde eşimin çok sevdiği bir hanımla karşılaştık parkta, ayakları ağrıyormuş açılsın diye yürüyüşe çıkmış. Banklarda oturup sohbet ettik, büfeden gelen çayı içtik eski günlerden konuştuk. Söz geldi dolaştı benim yalnızlığıma. Kadının kocası eski tanıdığım adam felçli ve kadın ona bakıyor.
Kadın bana evlenmeyi düşünüyor musun? Diye sorunca yüreğim ağzıma geldi, ne diyecek bakalım bana diye. Kem küm ettim, kadınlar evlenmiyor artık deyiverdim. Demez olaydım keşke. Kadın bana evlenmek isteyen kadınların benim yaşımdaki erkekleri dolandırdıklarını söyledi zaten güven sorunu yaşıyordum hepten beni korkuttu.

Sonunda ağzındaki baklayı çıkardı, bir yeğeni varmış hiç evlenmemiş benim yaşıma uygun, sizi tanıştırayım dedi. Laf buraya gelince rahatladım bende kadın kocasının hastalığından bakımından çok şikayet edince kendi benimle evlenmek istiyor kocasını boşayacak sandım.  Yeğeni söz konusu olunca rahatladım ve ısrar karşısında tamam bir görüşelim dedim. Üç gün sonra telefonum çaldı ve arayan kadın öğleden sonra parka gel dedi. Takım elbisemi giydim, biraz dar geldi ama Ziyanı yok hanım vefat edeli en çok makarna yediğim için kilo almış olmalıyım belki evlenirsek adının yeğeniyle tencere yemekleri yerim, birde akşamları iki laf edecek birisi olur, dışarıdan gelince kapım içeriden açılır, hasta iken bir tas çorba pişiren olur, nazlanırım biraz.

 

reklam

MOBİL UYGULAMAMIZ

HABER ARŞİVİ


Yeşim Demir'le Rüya Yorumu


KÖŞE YAZARLARI

reklam
reklam