reklam
reklam

Hem ağlarım hem giderim

Eklenme Tarihi: 28 Nisan 2017, Cuma - 10:00   Okunma Sayısı: 197584

İSTANBUL

Çeşitli sebeplerle geldiğimiz büyük şehirlerde yaşama ayak uydurmak ve uyum sağlamak zaman alsa da belli bir süre sonra büyük şehir kültürüne alışıp yaşamımızı devam ettiriyoruz.  Türkiye’nin ve dünyanın dört bir yanından aileler çeşitli sebeplerle göç ederken geleneklerini, kültürlerini, adetlerini de yanlarında getiriyorlar. Büyük şehirlerde bir araya gelen farklı kültürler harmanlanarak birbirlerinden etkilenmişler ve belki yeni adetler meydana gelmiştir. Yöresel kültürümüz olan halay çekmek, horon tepme, bar tutmak, üç ayak, çayda çıra, misket gibi oyunlarımız, bir kınaya yada törene gittiğimizde şekil değiştirmiş şekilde karşımıza çıkıyor ve yeni nesil arasında buna yeni moda deniyor. Farklı gelenekler biraz değiştirilerek zamana uyarlanmış bunda da gençlerin hep yeni ve faklı olma merakları  etkili olmuş. Bizim zamanımızda sadece güzel bir tepside kına konulup üzerine mum yakılırdı. Gelin kızımızı süslerdik, yine bindallı giyilirdi. Davetliler de  yöresel kıyafetleri ile kınaya katılırdı. ‘’Yüksek yüksek tepelere’’ türküsü söylenerek gelin bu son gününden ailesinden ayrılmanın üzüntüsü ile ağlatılırdı. Kına yakmaya sıra geldiğinde gelin elini açmaz ve kayınvalide ‘’gelin elini açmıyor’’ diye çağırılır ve gelinin avucuna mutlaka altın konulurdu.
 Bazı adetlere göre ise geline kına yakılınca ‘’damat çağırılıp gelin ile oynatılır’’. Şimdi ise geline en az üç  farklı kıyafet, üç faklı konsepte gösteri eşliğinde kına yakılırken damat mutlaka gelinle beraber kına yıkılıp oynuyor. Tabi ki her yöreye kına adetleri gelenekleri değişiyor, biraz da bu durum maddiyatla alakalı olarak organize ediliyor. En uygunu şimdi bu yazdıklarım fakat en özel günleri çiftlerin hayalleri kadar sınırsız.  Bayanların davul çalmaları ve  dansözüne varana kadar sınır yok. Hamam kınaları yeniden trend oldu. Bir benzeri de yine içi şeker ve para ile dolu testi kırmak. Tabi ki en özel duygusal an kına yakılırken kızın ağlaması, annesinin ve herkesin o an duygulanması tek değişmeyen o an.  Her yörede ve kültürde hep aynı.

Editör: HALİME ŞAHİN

reklam alanı

YORUMUNUZU BIRAKABİLİRSİNİZ

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.

MOBİL UYGULAMAMIZ

HABER ARŞİVİ


Yeşim Demir'le Rüya Yorumu


KÖŞE YAZARLARI

reklam
reklam