Iraklı siyaset uzmanı Ali es-Suheyl, elçilik baskınının muhtemel siyasi ve toplumsal yansımalarını AA muhabirine değerlendirdi. 

Başkent Bağdat'taki ABD Büyükelçiliğine yönelik girişimi şaşkınlıkla takip ettiklerini söyleyen Suheyl, "Şii silahlı grupların taraftarlarının kapalı olan korunaklı Yeşil Bölge'ye girmesi ve ABD Büyükelçiliğini basması hem hükümet hem de yabancı misyon temsilciliklerinde şok etkisi yarattı. Bu grupların, ABD'nin Hizbulah Tugayları'na düzenlediği saldırıya Amerikan üslerine yönelik bir saldırıyla karşılık vermesi bekleniyordu. Ancak bu şekilde ellerini kollarını sallayarak büyükelçiliğe kadar girmeleri sürpriz oldu." ifadelerini kullandı.

"İran, Irak'ta bulunan Şiiler arasındaki popülaritesini koruyor"

Şii milis grupların İran'ın desteğini alarak ABD Büyükelçiliğine girmesiyle bazı mesajlar verilmek istendiğini belirten Suheyl, şunları kaydetti:

"Bu grupların ABD Büyükelçiliğine girmesi, söz konusu silahlı grupların Irak'ta hala güçlü bir tabanı olduğunu ve İran'ın da hala Şiiler arasındaki popülaritesini koruduğunu gösteriyor. Büyükelçilik binasına yazılan '(Kasım) Süleymani liderim' ibaresi de bunu gösteriyor."

Suheyl ayrıca Şii milis güçlerin elçilik baskınının, bu oluşumların yabancı misyon temsilciliklerine istedikleri zaman zarar verebilme gücüne sahip olduklarını da ortaya koyduğunu savundu.

Elçiliği basan grupların binanın tam olarak içine girmeyi tercih etmediğine dikkati çeken Suheyl, bunun nedenini ise "içeri girdikleri takdirde ABD askerlerinin kendilerine silahla karşılık verilebileceği endişesi" şeklinde açıkladı.

"Yeni başbakanı seçememe krizini derinleştirir"

Suheyl, ülkesinin İran ile ABD arasındaki çekişme sahası haline geldiğini vurgulayarak, "İran ile ABD arasındaki çekişme ve savaşın kurbanları ne yazık ki Iraklılar oluyor. Eğer güçlü bir başbakana sahip olunsaydı insanların bu şekilde Yeşil Bölge'ye girişine izin verilmezdi." diye konuştu.

Yaşananların yeni başbakanın belirlenmesine ilişkin süreci de olumsuz etkileyeceğini kaydeden Suheyl, sözlerine şöyle devam etti:

"Bu durum devam eden yeni başbakanı seçememe krizini daha da derinleştirir. ABD, İran'a yakın bir adayın başbakan seçilmesine asla izin vermeyecek ve seçilecek başbakandan bir daha bu tür saldırıların yaşanmaması için teminat alacak. Bu da sürecin daha da uzayacağı anlamına geliyor."

Suheyl, ABD'nin İran'a yönelik hamlesine dair ise "ABD yönetimi İran'a, Irak'ın içinde değil Suriye ve Yemen'de desteklediği gruplara saldırarak da zarar vermeyi seçebilir." öngörüsünde bulundu.