Rezzan Peynircioğlu önderliğinde çalışmalarını sürdüren Rpart Sanat Topluluğu dördüncü karma sergisini Kadıköy’de faaliyet gösteren Galeri Mod’da açtı. Uzun zamandır birlikte çalışan sanatçı topluluğu, daha önceki sergilerinde olduğu bu sergide de birbirlerine uyumlu eserlerle sanatseverlerin karşısına çıktı. Amacımız, sanat aracılığıyla, karanlıkta kalana, görmek istemediklerimize ya da görmezden geldiklerimize dokunarak gerçekle yüzleşmemizi sağlamaktı. Sanat görünenin ötesindeki gerçeği anlamamızı ne kadar sağlıyor? Onu göstermeye çalıştık diyen Rezzan Peynircioğlu, serginin konusunu ve sergiyle ilgili düşüncelerini şöyle anlattı; “Karanlık, ışık yokluğu. İnsanın en eski korkularından biri. Tüm güvenlik hissinin ortadan kalkışı ve çaresizlik anı. Aydınlığın sağ eli, düşünceye fırsat bırakan ortam. Her şeyin “açık ve seçik” görüldüğü sağduyunun, makul olanın, aklın alanına nasıl kapatıldığımızı ve aklın göze dayalı aydınlık bölgesinin, dışarıda bıraktığı duyumsamanın karanlık bölgesine geçiş imkanının irdelenmesi bir nevi bu serginin konusunu oluşturuyor. “Açık ve seçik” olana, “aydınlık”a karşı “karanlık”, sağduyuya, makul olana ve o çok yücelttiğimiz akla aykırı gibi değil mi? Bilim kadar sanat da asıl bu alana, karanlıkta kalana uzanarak farklı olanı görmemizi, gerçekle temasımızı, gerçeği anlamamızı sağlamıyor mu? Sanat, görünenin ötesini anlamamıza ne kadar yardımcı? Aydınlığın karşıtı karanlıktır elbette. Ama var olan aydınlıktır, karanlık ise aydınlığın olmama halidir.

Öyleyse karanlık yok mudur aslında? Bildiğimiz bir evrensel gerçek var; aydınlık karanlığı kovar mutlaka. İnsanlığın mayasında güzel, aydınlık, umut dolu gelecek türküleri söyleyen düş dünyaları kurmak mı var, ne dersiniz? Tüm karanlıkların aydınlığa ulaşmasını ve karanlık tarafımızla bütünleşmeyi diliyoruz.” Grubun ressamlarından Betül Belgen ise sergiyle ilgili düşüncelerini ifade ederken, “Rpart Sanat Topluluğu olarak konuyu “Karanlığın Ortasında” Belirlediğimizde Hocam Rezzan Peynircioğlu ile yaptığımız mütalaalar sonunda Kıbrıs Gezimde Girne’de Bulunan Gezdiğim ve fotoğraflarını benim çektiğim “Mavi Köşk” ün Gizemli ,Karanlığın tam ortasında olan Sahibi “Paulo Paides “ İ kompozisyonun düzenleme çalışmasını Tual Üzerinde Kolaj Ve Yağlı Boyayla Birlikte Çalışmasını Nihayetlendirdim.

Benim içinde farklı bir teknik çalışmanın heyecanını yaşadım.Yolunda gitmeyen terslikler yaşasam da konuyla ilgili mesajı tablomda sunmaktan mutluyum” dedi. Burcu Altuncu eseriyle ilgili yorum yaparken; “Anka kuşunun eşsiz hikayesindeki dönüşümü, karanlığın ortasında kalan güçlü bir kadının dönüşümüne ev sahipliği ediyor. Kişinin ya da kişilerin en güçsüz olduklarını sandıkları anlardan bile başka bir güç kaynağıyla dönüşebilme hikayesi. Karanlık her zaman bitiş olmayabilir” ifadelerini kullandı. Serap Güven’in ise eseri ile ilgili yorumu şöyle; “İki eser birbirini tamamlar şekilde tasarlandı. Çalışmanın adı Yolculuk. Yaşamın her alanında çok sayıda olumsuzluk, sıkıntı ve karanlık günlerle karşı karşıya kaldığımız bir gerçektir. Gerek bireysel olarak gerekse tüm insanları, doğayı, hayvanları etkileyen faktörler her zaman var olmuştur. Ancak, şu var ki her karanlığın ardından bir şekilde aydınlığa çıkış vardır. Her iki çalışmada da karışık teknik (nokta çizgi v.b) kullanılarak yukarıda belirtilen duygular resmedilmistir.”