reklam
reklam

Geçmişten Geleceğe Dokunuş; Hamamiye

Eklenme Tarihi: 8 Ağustos 2019, Perşembe - 10:55   Okunma Sayısı: 294707
Kaybolmaya yüztutan Yazmacılık sanatını yaşatmak için çabalayan İstanbul Yazmacısı Tahsin İstengel ve öğrencilerinin bu yıl çalışmalarının temasını evrensel bir beden örtüsü olan Hamamiye oluşturdu.

İSTANBUL

İstanbul Yazmacısı Tahsin İstengel ve öğrencileri, unutulmaya yüz tutmuş geleneksel sanatlarımızdan biri olan Yazmacılığı gelecek kuşaklara aktarmak ve bu sanatın yok olmasını önlemek için çalışıyor. Tahsin İstengel ve öğrencileri Hamamiye temasıyla hazırladıkları eserleri Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’nin bahçesinde sergilediler. Kadıköy Halk Eğitim Merkezi Müdürü Hülya Narsap’ın ev sahipliği yaptığı serginin açılışına Kadıköy İlçe Milli Eğitim Şube Müdürleri Ömer Kaldırım, Hacı Hasan Kozan, Akın Sağırkaya, Feneryolu Halk Eğitim Merkezi Müdürü Kemal Topaloğlu ve Zihnipaşa Halk Eğitim Merkezi Müdürü Turgay Ünlüeser katıldı. Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’nin bahçesinde ağaçlara asarak rüzgarda salınmaya bırakılan hamamiyeler Tahsin İstengel ustanın 2 ila 7 senelik öğrencilerinin hazırladığı çalışmalar. Atölye çalışmalarına katılan öğrencilerin farklı el sanatları dallarında da bilgi ve tecrübelerinin olmasından dolayı, ortaya çıkan hamamiyeler tahta baskıyı, ekolojik baskı, mum batik, shibori (batik) tekniklerini de kullanarak zenginleştirmelerine ve özgünleştirmelerine sebep olmuş. Türk Yazmacılık sanatını yabancı modacılara, turistlere ve öğrencilerine öğreten Tahsin İstengel, dünyada özgün ürünlere inanılmaz şekilde talep başladığını ve yazmacılığın da moda sektörünün gözdesi olma yönünde ilerlediğini belirterek şunları söyledi; “Yazmacılık, çeşitli boyalarla, genellikle keten, pamuklu, ipekli, en çok da tülbent üzerine, elle çizilip resmedilerek veya oyulmuş ahşap kalıplarla basılarak yapılan bir kumaş süsleme sanatıdır. Desenler, ağaç kalıplara kalıp ustasınca bir nakış gibi işlenerek aktarılır. Kalıp oymacılığı sabır ve el becerisi ister. Herkes yazmacı olur ama, kalıp ustası olamaz. En güzel kalıplar ise sulak yerde yetişmiş ıhlamur ağacından oyulur. Bu sanat yemenilerde, bohçalarda, örtülerde ve günümüzde moda olan otantik kıyafetlerde ve hatta pareolarda kullanılmaktadır” dedi. Yazmacılık sanatının geçen zaman içinde çeşitli nedenlerle şekil değiştirerek ne yazık ki yaşama savaşı vermekte olduğunu vurgulayan İstengel hoca, “Geçmişte İstanbul'un sahil bölgelerinde, özellikle Kandilli'de çok yapılmış ve Kandilli yazmaları olarak on altıncı ve on yedinci yüzyıllarda boyalarının parlaklığı, malzemesinin dayanıklılığı ve desenlerinin güzelliği ile çok beğenilirmiş. Kandilli’den başka, Samatya, Kumkapı, Üsküdar semtlerinde de yapılmışlar. Evliya Çelebi, Seyahatname’sinde İstanbul yazmacılığından bahsetmiş

FARKLI SİSTEMLER KULLANILIYOR

Bugün İstanbul’da ve Anadolu’nun birçok bölgelerinde devam eden yazmacılıkta, zamandan ve işçiden tasarruf etmek amacıyla farklı sistemler de kullanılmakta. Ancak yazmacılık sanatında el ile kalıpla baskı özelliğinin muhafaza edilmesi büyük önem taşımakta. Bu sebeple bu zanaatı öğrenecek ustalara ulaşmak da artık zorlaşmış durumda” diye konuştu. İstanbul Yazmacısı Tahsin İstengel geleneksel olan bu zanaatı, köklerinden ayırmadan, modern zamanın ve yaşamın içinde uygulamak konusunda çaba gösteren ve çalışmalar yapan bir kişi. Öğrencilerine bilgileri bu doğrultuda uygulamalar ile anlatan, hayallerini, özgün tasarımlar yapmaya yönelmelerini destekleyen, vizyonlarını geliştirmeleri için ışık tutan bir öğretmen ile çalışmanın büyük avantajları var.

SERGİ TEMASI HAMAMİYE

Tahsin hoca ve öğrencilerinin bu yılki sergi teması Hamamiye oldu. Hamamiye, yaklaşık ikiyüz yıl öncesine kadar izlerini takip edebildiğimiz evrensel bir beden örtüsüdür. Anadolu’da gördüklerimizin dışında, dünyanın çeşitli ülkelerinde, kadınların gündelik giyimlerinin üzerine kolayca kullanılabildikleri ve hızlı hareket edebilmelerine olanak sağlayan örtünme şekli olarak karşımıza çıkar. Hamamiye örtüsü simetri esasına dayanır. Anadolu’da genel olarak dört bölümden oluşur. Bordür (kenar suyu) ile çerçevelenir. Ortadaki alanda sağ ve sol bordürler ile dış büyük motiflerin (elvan veya şal deseni gibi) basılacağı alan hazırlanır.İç bölümün baskı motifleri genellikle küçük desenlerden oluşur ve sinekli adı verilir. Anadolu’nun kimlik sürecinde hamamiyeye farklı isimler verilmiştir. Harmaniye, dolama, fıta, örtü, ehram, hindi bunlardan bazılarıdır. Şehir ve ilçe başlıkları alarak, Şebinkarahisar alacası, Nallıhan örtmesi, Urfa alacası, Tokat hindis, Diyarbakır hindisi gibi çeşitli isimlerle karşılaştığımız çeşitli hamamiyeler olmuştur.

Kaynak: ÖZEL HABER
Editör: BAŞAK ERTEKİN

reklam alanı

YORUMUNUZU BIRAKABİLİRSİNİZ

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.

MOBİL UYGULAMAMIZ

HABER ARŞİVİ


Yeşim Demir'le Rüya Yorumu


KÖŞE YAZARLARI

reklam
reklam