reklam
reklam

Kamondo merdivenleri ve Kamondolar

Eklenme Tarihi: 31 Ağustos 2018, Cuma - 10:00   Okunma Sayısı: 251559

Bankalar Caddesinde, bugün müzeye dönüştürülmüş olan eski Osmanlı Bankasının caddesini üstteki Banka sokağına bağlayan merdivenler Kamondo Merdivenleri (Eskaleras de Kamondo) olarak bilinir. Sekiz şeklinde, iki yönlü, art nouveau mimari tarzında ilginç bir yapıttır.

Bazıları âşıklar merdiveni demiş, bazıları oturma ve sohbet yeri kabul etmiş… Kimileri de fotoğraf stüdyosu gibi kullanmış bu merdivenleri. Merdivenler de üstünden geçenlere son iki asırlık tarihin canlı şahidi olduğunu söylerken göğsü kabarırmış.

Kamondo(lar) kimdir?

Bir süre Venedik’te ikamet ettikten sonra İstanbul’a yerleşen İspanyol-Portekiz kökenli bu aile ile ilgili bazı kişisel bilgilere Viyana Arşivlerinde bulunan bir gemi kiralama belgesinde rastlanmış.2 Trieste Yahudi cemaati arşivlerinde ise 18’inci yüzyılın sonunda kentin Sefarad sinagogunun inşaatına destek olan iki Kamondo kardeşin kaydı mevcutmuş.3

Özgün yazılış şekliyle Camondo sözcüğünün kökeni Fransız tarihçi Philippe Erlanger’e göre Venedik lehçesinde Dünya Evi anlamına gelen Ca’ Mondo’dur. Daha gerçekçi bir varsayım ise Venedik civarında bu adla tanınan küçük bir Yahudi cemaatinin adından kaynaklandığı imiş.4

Abraham Kamondo

 Abraham Salamon Kamondo, 1780-1785 arasında (muhtemelen 1781’de) İstanbul Ortaköy’de doğmuş. Tellâl olan babası Salamon Jacob aynı zamanda Ortaköy Sinagogu yöneticilerindenmiş.5 Abraham-Salamon 25 Mayıs 1804 günü Hasköy’de Hayim Sabetay Yuda Levi kızı Clara ile evlenmiş ve 1810 da tek çocuğu Salamon Rafael dünyaya gelmiş.

Abraham Salamon’un ağabeyi İsak ile beraber 1815’de kurdukları Isaac Camondo et Compagnie (İsak Kamondo ve Şürekası) unvanlı banka kısa zamanda gelişerek devrin itibarlı uluslararası finans kuruluşlarından biri olmuş. İsak 5 Eylül 1832’de vebadan ölünce çocukları olmadığından tüm servet ve iş idaresi kardeşi Abraham’a kalmış. Viyana Borsası, Paris ve Londra iş çevreleri ve bankalarıyla sıkı bir ilişkide olan Banka, çoğu ticaret merkezinin Osmanlı İmparatorluğu’ndaki muhabiri olmuş.

Bankalar

Abraham Bankayı başarıyla yöneterek geliştirmiş. Kırım Savaşı (1853-1856) sırasında Osmanlı Devleti’nin savunma gereksinmelerini de finanse etmiş. 1860 yılında Banka 12/64 hisse ile Union Financiere adı verilen bir yerli bankerler koalisyonuna katılmış. Abraham-Salamon’un oğlu Salamon-Rafael babasının işiyle pek fazla ilgilenmediği halde torunları Abraham-Behor (d.1829) ile Nisim (d.1830) büyükbabalarının bankasına katılmışlar.

Abraham Behor kısa zamanda bankanın başına geçti, hatta çok kez aynı adı taşıdığı büyükbabasıyla karıştırıldı. 1863’de kurulan Bank-ı Osmani-i Şahane (Osmanlı Bankası)’ye rakip olarak Kamondolar aynı konumda bulunan diğer bazı Galata bankerleriyle birleşerek 1864’te 2 milyon sterlin sermayeli Osmanlı İmparatorluğu Şirket-i Umumiyesi’ni (Societe Generale de l’Empire Ottoman) kurmuşlar.

Osmanlı Bankasının kuruluşu

Bu girişim Kamondoların servetinin artmasında önemli bir rol oynamış. Ne var ki, 1868’de Credit General Ottoman bankasının kurulması, Babıali’nin dış borçlanmaya yöneldikçe iç finans kurumlarını göz ardı etmesi üzerine Bankanın mutlak surette dış bağlantıları olması gerekliliğine inanan Kamondo kardeşler Paris’e yerleşmeğe karar vermişler. Bankanın merkezini Paris’e taşımışlar.7

İstanbul’daki banka ise faaliyetini bir şube hüviyetinde sürdürmüş. Bir süre sıra ile İstanbul-Paris arasında mekik dokuyan ve Paris’teki Bankayı ve ikametgâhlarını8 düzene soktuktan sonra önce Abraham Behor daha sonra da Nesim 1869’da aileleriyle birlikte Paris’e göç etmişler. Banka, büyükbaba Abraham-Salamon’un da Paris’e yerleşmesinden sonra tam yetkili müdürleri tarafından yönetilmeye başlanmış. 1872 yılından itibaren de faaliyetini daraltıp yalnızca değişik konsorsiyumlara katılmakla yetinmiş.

İstanbul’daki eserleri

İstanbul’da ilk belediye olan Altıncı Dairenin kuruluşu, Şirket-i Hayriye, Dersaadet Tramvay Şirketi gibi kentsel alt yapı yatırımlarının öncüsüdür. İstanbul’da yaptırdığı eserler arasında Kasımpaşa’daki Kuzey Deniz Saha Komutanlığı, Galata Residence, Kamondo Hanı ve merdivenleri, Büyükada Han, Karaköy’de Saatçi Han sayılabilir. 

Ömrünün sonu

Abraham Salamon Kamondo tek oğlu Salamon Rafael’in 1866’da ölümünden sonra 1872’de Paris’e yerleşti ve kısa bir süre sonra 30 Mart 1873’de Parc Monceau’daki özel malikanesinde vefat etti. İstanbul’da gömülmeyi vasiyet eden Kont Abraham de Kamondo’nun naaşı, İstanbul’a getirilerek 14 Nisan 1873 Pazartesi günü (Hamursuz Bayramı haftası ortasında) görkemli bir törenle Hasköy mezarlığında önceden inşa ettirdiği anıt mezarda toprağa verildi.

Kont Abraham Salamon de Kamondo’nun eklektik mimari tarzındaki anıt-mezarı, Hasköy mezarlığının ortasında dua odasıyla birlikte bulunuyormuş. 1952 yılında E-5 çevre yolunun açılması için istimlak edilen ve yola giden alan dolayısıyla bugün Şişli’den Haliç Köprüsüne giderken Halıcıoğlu metro durağına gelmeden sağda yüksekçe bir yerde kalmaktadır.

 

Emine Kalyon

Kaynak: ÖZEL HABER
Editör: EMİNE KALYON

reklam alanı

YORUMUNUZU BIRAKABİLİRSİNİZ

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.

MOBİL UYGULAMAMIZ

HABER ARŞİVİ


Yeşim Demir'le Rüya Yorumu


KÖŞE YAZARLARI

reklam
reklam