İSTANBUL- Bayram tatilinde kendini tatil beldelerine Ege ve Akdeniz’e atan yurdumun güzel insanları sizlere iyi tatiller diyorum. Benim gibi bayramı İstanbul’da akrabalarıyla geçirecek olanlara da iyi bayramlar diliyorum. Kendimce bir bayram programı yaptım ve sizlerle paylaşayım istedim. İstanbul’dayız diye sadece  bayramı ev ziyaretlerinde geçireceğimi sanıyorsanız yanılıyorsunuz. İstanbul’da da pek ala gezilecek harika yerler var. Ben Anadolu yakasında gidebileceğiniz yerlerden bahsedeceğim.
Tatile gidemeyenler için yakın tatil beldesi olan Şile, burası Karadeniz kıyı şeridinde kalan  İstanbul’a 70 km uzaklığında yer olsa da aslında İstanbul'un en eski buluntu yerleri arasında. Hatta Şile’nin mağaraları Roma’nın baskısından kaçan Hristiyanlara da sığınak olmuş. Şile, İstanbul civarında yaşamak durumunda olanlar için ideal bir doğaya yakınlık - şehre/insanına uzaklık dengesi sunuyor.
Şilede denize girmek isterseniz plajlarından bazılarının isimleri;

l  Ağlayan Kaya Plajı: Mavi bayraklı olduğu söylenen Şile Ağlayan Kaya Plajı tertemizdir Dar bir koydan oluşan plaj da gayet temiz ancak öğleden sonra dalgaların artmasıyla deniz kirlenmeye başlayabiliyor. Kimi zaman dalgalar bir metreyi bulabiliyor, o yüzden bu plaj biraz daha iyi yüzme bilenler için ideal.

l  Ayazma Plajı: Şile merkezde bulunan Ayazma Plajı sığ olduğundan yüzme bilmeyenler için ideal. Temizlik konusunda Ağlayan Kaya ile aynı. Her iki plajda da cankurtaran bulunuyor.

l  Kumbaba Plajı: Kumbaba’nın da Şile’deki diğer plajlar gibi denizi temiz. Hatta Bizanslılar döneminde kum banyosu yapılan bir yer olarak bilinen plajın kumunun romatizmal hastalıklara da iyi geldiği söyleniyor. Bölgede kamp ve karavan alanları da bulunuyor.

l Akçakese köyü: Burası benim favorilerim arasındadır.  İstanbul’a 60 km mesafede bulunan, kumsalı ve temiz denizi ile dikkat çeken, sakin bir gün geçirmek isteyenlerin günü birlik ya da konaklamalı şekilde faydalanacakları bir yerdir. Temiz havası, yeşil bitki örtüsü gibi özelliklere sahip olan Akçakese, hem İstanbulluların, hem de şehir dışından gelenlerin rahat bir nefes almak maksadı ile geldikleri şirin bir bölgedir.
   Denize girmeyenler için de Şile’de birçok gezilecek yer mevcut bunların başında Şile Kalesi ve Şile Feneri geliyor.

l  Şile Kalesi: Şile Limanı’nın yanındaki ufak bir gözetleme kalesi olan Şile Kalesi tanıdık geldi mi? Şu günlerce sosyal medyada Sünger Bob’a benzetilen kale. Diğer adıyla Ocaklı Ada Kalesi, ilçeyle bütünleşen bir tarihi eser olmasına rağmen restorasyondan (çoğu kişiye göre bu bir restorasyon değil rekonstrüksiyon) önce kale çok fazla bilinmezken şimdi ziyaretçi akınına uğruyor.

l  Şile Feneri: Şile’nin sembolü olan 156 yıllık tarihi Şile Feneri Karadeniz’deki kıyı emniyetini sağlayan iki fenerden biri. Şile’nin en yüksek kayalığının üzerinde bulunuyor ve Karadeniz’deki denizcilere yol göstererek onları kayalıklardan koruyor. Fener, Osmanlı İmparatorluğu zamanında 1859 yılında yaptırılmış, ilk dönemlerde 3 fitilli gaz lambası ile çalışırken 1968 yılında elektrikle çalışmaya başlamış. Kurmalı devir makinesi sistemi ile çalıştığı için fener görevlisi tarafından iki saatte bir kurulması gerekiyormuş. Şuan müze olan Şile Feneri’nin içini de gezebiliyorsunuz.

l  Ağlayan Kaya: Ağlayan Kaya aslında taşlar arasından çıkan bir su kaynağı ancak akış biçimi ağlayan bir insanın göz yaşlarına benzetildiği için bu adı almış. Ağlayan Kaya ismini almasının sebebi kimilerine göre Şile’nin hırçın denizinde yaşanan çok sayıda boğulma olaylarının ardından yakılan ağıtların yankılanması, kimilerine göre içler acısı bir aşk hikayesi.

l  Saklı Göl: Kamandere Köyü içinde bulunan Şile Saklı Göl’de ister kahvaltı yapıp yediklerinizi eritmek için uzun bir yürüyüş yapın, isterseniz de uzun uzun yürüyüp temiz havayla da deliler gibi acıktıktan sonra güzel bir kahvaltı yapın! Yapay bir baraj gölü olan Saklı Göl piknikçilerin uğrak yeri bu yüzden hafta sonları belli bir saatten sonra oldukça kalabalık oluyor, erken gidin.
Şile’de ne yenir?
 Şile’ye gitmişken sahil kenarında balık yemek zorunluluk gibi bir şey. Zaten gelen kokuları duyunca bir anda kendinizi en az bir kırk beşlik rakı açmış buluyorsunuz. İstanbul’dan uzak, küçük bir yer oluşu sizi yanıltmasın, fiyatlar ucuz filan değil. İstanbul fiyatlarına oranla normal diyebiliriz.
Şileye gitmişken Ağva’yı da gezeyim derseniz sizlere biraz da buradan bahsedeyim.
Ağva gezi rotanızda ilk olarak Göksu ve Yeşilçay’ı yakından tanıyacaksınız. Ağva’da gezilecek yerler arasındaki Göksu ve Yeşilçay 
deresi doğal ve temiz bir atmosfere sahip. Şehirden kaçış noktası olarak değerlendirilen Ağva Göksu nehri, kuşlar, kurbağalar, kaplumbağalar ve balıklarla çevrili muhteşem ortamı ile sizleri dinlendirecek ve yenileyecek.
Göksu nehri kano ve deniz bisikleti ile 5km kadar dere içlerine ilerlemenize imkan verecek. Denizden içeri girildikçe de yerleşim olmayan bölgelerde farklı kuş türlerini görebileceksiniz. Ağva nehri kızıl gerdan, yalıçapkını, saka, florya, karabatak, bülbül, çulluk gibi kuş türlerini karşınıza çıkaracak. Nehir kenarındaki otellerde kalırsanız doğal güzelliklerin tadını daha iyi çıkarabileceksiniz. Ağaçlarla kaplı nehirlerde yapacağınız su sporlarından sonra dinlenmek için nehir kenarındaki otelinize geçebileceksiniz.
Göksu ve Yeşilçay dışında Ağva’da görülecek onlarca yer var elbette. Bu nedenle günübirlik gezilerinize bir de uzun tatillerinizi ekleyebilirsiniz. Şile’nin şirin tatil beldesi Ağva, doğal güzellikler ile zenginleştiğinden tarihi bina ve eser görmeyeceksiniz. Ağva’ya dinlenmeye, yürüyüş ve piknik yapmaya, sevdiklerinizle vakit geçirmeye geleceksiniz. Ağva gezilecek yerler:
Kilimli koyu
Kadırga koyu
Göksu
Yeşilçay
Kerpe
Saklıgöl
Kalemköy
Hacıllı köyü
Aşıklar yolu
  Ağva gezilecek yerler ve Şile’nin güzellikleri bayram  tatilinizi daha eğlenceli kılacak.