“Gidek gidek gel  gidek

Adana’ya kalk gidek

Adana sıcak derler

He ya gardaş kalk gidek “

 

Gençlerimiz bu türküyü şimdilerde şöyle söylüyorlar.

 

Gidek gidek gel  gidek

Yurt dışına kalk gidek

Orada ekmek  var derler,

Orada özgürlük  var derler,

Orada bilim  var derler,

Orada adalet  var derler,

Hadi kanka kalk gidek.

 

Uzun hava da eklemişler araya

İşsizlik çok,

Ekmek yok.

Üniversite çok,

Kalite yok.

Gelecek kaygısı çok.

Özgürlük yok.

Enflasyon çok.

Adalet yok.

Amaaaaann amaaaaaann da kalk gidek

 

Arkadan destekçi aileler de şöyle söylüyor.

Tabii tabii gitsinler,

Yurt dışına gitsinler.

Gitsinler de yerleşsinler,

Geri de dönmesinler.

He ya gardaş gitsinler.

Onlar bizim biriciklerimiz en kıymetlilerimiz,

Görmesek de gelmeseler de gitsinler.

İçimiz acıyor, canımız yanıyor ama gitsinler.

Oyyyy anammmmmm oyyyyyyyy oy!

 

Gençlerimiz ;

İş bulamayacaklarını düşündükleri için,

Eğitimin kalitesini beğenmedikleri için,

Aldıkları eğitimin dünyada geçerliliği olmadığını düşündükleri  için,

Var olan nitelikli eğitim kurumları da imha edildiği için,

Vasıfsız, eğitimsiz kişilerin torpille nerelere geldiklerini gördükleri için,

Sınav sistemine güvenmedikleri için,

İnsanlara hak ettikleri  değer  verilemediği  için,

Kadınların  öldürülmesine yönelik sessiz kalan bir yönetim anlayışının var olduğunu düşündükleri  için,

Bu ülkede bir gelecek göremedikleri için,

Buldukları işler insanca bir yaşam sürecek gelir kazandırmadığı için,

Açlık sınırında dahi kalacak gelir, elde edememe kaygıları olduğu  için,

Açlık sınırındaki ücrete, haftada yedi gün, günde on iki saat çalışmak istemedikleri için,

İfade özgürlüğü olmadığı için,

İfade ettiklerinde de haklarında iddianame olmasa dahi  tutuklanma ihtimalini tecrübe ettikleri  için,

Gidek gidek kalk gidek diyor.

Aileleri de destekliyor.

 

Bir kısım genç için “kalk gidek” imkansızlıktan, imkansız bir durum.

İmkanı olanlar için de  hem kendileri hem aileleri hem de ülke açısından  maddi manevi sorunları ve zorlukları da içinde barındıran bir sorun.

Bu sorun, ayrıca ele alınması gereken içimizi acıtan bir yara.

 

  Devlet politikamızı üretim ekonomisine dönüştürsek,

  Kalkınma ekonomimizi eğitim sistemimizle entegre etsek,

  Yeni istihdam alanları yaratsak,   

  Tarımı, hayvancılığı canlandırsak,

  AR-GE ve inovasyona önem versek,

  Özgürlük alanlarını genişletsek,

  Fikri hür, vicdanı hür nesiller yetiştirmek gayesi ile hareket etsek,

  Adaleti sağlasak,

   Bahar olur.

  “Gidek gidek gel gidek”, “Türkiye’ye kalk  gidek ” olur.

   Giden gitmez,  gelenlerin de başımızın üstünde yeri  olur. 

   Gidenlerin yurtdışına değil, Türkiye Uzay bilimleri ve Astronomi Merkezi’nden uzaya gidip  geldikleri günlerde görüşmek dileği ile…