İSTANBUL

Bu ilçe İstanbul’un en eski ilçelerinden birisidir. Avrupa ve Anadolu arasındaki en büyük deniz ulaşım merkezidir. Beykoz, Ümraniye ve Kadıköy istikametlerinden gelen yolların düğüm noktasıdır. Her gün binlerce insan çeşitli ulaşım vasıtalarını kullanarak Üsküdar’a gelir veya Üsküdar’dan geçer.

Üsküdar’ın çilesi

Üsküdar, tarihin çok derin bağlarının yeryüzüne çıkmış bir ucu olarak her medeniyetin eserlerini bağrında bulundurur. Böyle olunca da eski eserlere dokunmak her zaman biraz el yakar. Yol yapımı, park tesisi, deniz geçişleri çeşitli sıkıntılar yaratmış ve yaratmaktadır. Halen birçok kazı ve düzenleme de devam etmektedir. 

10 Mart 2018 günü Üsküdar Meydanı’ndan geçmem gerekiyordu. Beykoz’dan geliş istikametinde motor iskelelerinin önündeki ağaçlık alanda düzenleme yapılıyordu. Yayalara ayrılan bölümler ve kaldırımlar kısıtlı geçiş imkânı veriyor, kazılan yerlerin toprağı asfalta taşıyordu.

Meydan’ın durumu

Camini önüne geldiğimde Üsküdar Meydan çeşmesinin etrafına biri Kızılay’ımıza ait olmak üzere iki TIR’ın park ettirildiğini, bütün kaldırıma yeni döşenecek taşların istiflendiğini gördüm. Hafta sonu ve cumartesi günü olması, havanın ılık ve açık olması halkı sokağa çektiğinden muazzam bir kalabalık vardı. 

İnsanlar köşe kapmaca oynarcasına geçecekleri yol arıyorlardı. İskele önleri, Beykoz istikameti otobüs durakları tıklım tıklım doluydu. Vasıta bulmak zorluğu, otobüslere binme izdihamı ve yerlerin kötü olması insanları çileden çıkarıyordu. 

Öneri olabilir mi?

Acaba bu kadar taşı bir anda yığmak yerine yapılacak bölümler kadar taşın getirilmesi veya insanların daha az geçiş yaptıkları alanlara istiflenmesi mümkün olamaz mıydı? Böyle sıkıntılı alanlarda hiç olmazsa bir trafik polisi görevlendirilemez miydi?

Yayalar olarak ışıklara riayet etmeyen bir toplumuz. Sürücülerimiz ise yayaların hiçbir hareketine tahammül gösteremiyorlar. Bu şartlar altında trafikte düzenleme beklememiz bir hayal olmuyor mu?