reklam
reklam

GİTMEYİ BİLMEK GEREK

Köşe Yazarı: NEJLA BİLGİN   Eklenme Tarihi: 16 Ocak 2021, Cumartesi - 00:49   Okunma Sayısı: 118123

En yakın dostluklarda veya aile içi ilişkilerde bazen insanların arasındaki gözle götürülmeyen incecik perde kalkar ve o insanları artık farklı gözle görmeye başlarsınız. Belkide senelerdir gözardı ettiğiniz, bir türlü kabullenemediğiniz onun sizi, sizin onu sevdiğiniz kadar sevmediğini, değer vermediğini hissedersiniz de kabul etmeye yüreğiniz, gücünüz yetmez. Bir şekilde insanları olduğu gibi kabul etme durumu diye kendinizi inandırmaya çalışırsınız. Yüreğinizde cam kırıkları birikir, ufacık bir duygu dalgalanmasında batar, yüreğiniz kanar, sizi kıranlara bunu belli etmezsiniz. Etseniz bile sizi önemsemeyeceğini düşünürsünüz. Anlatsanız sustururlar veya dinlemeye tenezzül etmezler. Onların ayağına kıymık batsa sorun olur, sizden ilgi beklerler, sizin yüreğiniz kaz başı doğranır bir tek siz bilirsiniz.

Düşündükçe ağırlaşır duygular, en çok insan kendi duygularından acı çeker. Kimsesiz hisseder kendisini kalabalıklarda, yüreğini anlamadıktan sonra etrafında saz çalıp oynasalar eğlenmez insan, hüzünler sarar dört bir yanını, sis kaplar yüzleri göremezsin.

En çok sevdiğine kırılır insan derler ya aslında insan en çok emek verdiğine ve kendi verdiği emeklerin boşuna gitmesine kırılır, en çok nankörlük edenlere, kendisine gerekli değeri vermeyenlere kırılır.  İstediğiniz kadar iyi insan olun, kendinizden çok etrafınızı düşünün fedakarlık yapın, gün gelir insanların sizinle işi bitince bir kenara atılıverirsiniz, hayat oyunun içinde başka oyuncular sahneye çıkar, sizi seyirci statüsüne bırakıverirler.

Gençken daha çok insan olur çevrenizde, gençlik başlı başına bir çekim merkezidir insanlar İçin, genç olanı daha çok sever insanlar, kaybettikleri gençliklerini görürler gençlerde ve gençliğin o bitmez tükenmez güzel enerjisi çeker insanları. Gençlik hayatın devamı ve umudu demektir.

Yaşlılık ise bayatın sonu ve enerjinin eksilmesi, gücün her yönüyle tükenmesi demektir. Bunun yanında tecrübe ile birlikte bir bilgelik getirir yaşlılık. Gencin geçmeyi düşündüğü  köprülerden hatta daha ilkellerinden defalarca geçmiştir yaşlı, ne kazanmışsa hayatında bedelini Ödemiştir. Yaşlı olan gence bedava deneyimlerini sunar fakat genç bunu çoğunlukla kabul etmez, o da köprülerden kendi deneyimi ile geçmeye çalışır. Akıllı olan deneyimi alır kendi gücü ve şimdiki olanaklarla birleştirip yoluna devam eder. Akılsız ve maceracı olan keşfedilen ne varsa yeniden keşfetmeye çalışırken kendisini boşuna heba eder. Bazen gençler yaşlıları İstemez etrafında onların ayak bağı olduğunu düşünür, işlerine karıştığını hatta bilmediğini ve bilmeden boşuna konuştuğunu düşünür.

Oysa herkesin belli bir yaştan sonra yaşadıkları kendine özel ve anlatılsa roman olur.
Gümüş bir tepside sunulmadı çoğumuza hayat, uzandık başarıya giden ipin ucuna, bazen ip kısa geldi, bazen merdiven çürük çıktı, düştük yüksekten kanadı yüreğimiz, ellerimizi ip kesti, gözyaşlarımızı kendimizden sakladık, yılmadık uzandık o ipin ucunu umutla, ipin yettiği merdivenin uzandığı başarıya tutunduk. Biz hiç aşağıya bakmadık ve inandık yüreğimize ve hayallerimize, usanmadan denedik çıkmayı o kör kuyulardan, el alem ne der ile akrabalar ellerinde taslarla bekledi kuyunun başında. O her atılan taş canımızı yaksa da basamak oldu umudumuza, hiç pişman olmadık yaşadıklarımızdan bedelini ödedik peşin tecrübe niyetine, şimdi her boş  söze her söyleyene değer vermeyişimiz bundandır belkide...

Hala o ipin ucu elimizde sımsıkı tutuyoruz kaçırmamak adına  hayatı çorap söküğü gibi sökülmemek için değmeyen insanlara. Bazen gitmek gerek değerinin bilinmediği yeklerden, kendisini değerli gören  altın suyuna batırılmış gibi parlak gösteren gerçekte içi küflü teneke olan kokuşmuş düşüncelerden. Gitmek gerek zamana karşı, ele güne karşı durmadan gitmek gerek. 

Gençlikte ise yaşlılık günlerinde gidebileceğin kendine ait bir yeri hazır etmek gerek...

reklam

MOBİL UYGULAMAMIZ

HABER ARŞİVİ


Yeşim Demir'le Rüya Yorumu


KÖŞE YAZARLARI

reklam
reklam