Antalya'nın ev sahipliğinde organize edilen "WinterLeague Convention Hosted by Antalyaspor" (WL Convention) etkinliğinin son gününde Didem Dilmen'in  moderatörlüğündeki günün ilk panelinde konuşmacılar Americo Branco (Fortuna Sittard Head of Recrustment), Matteo Campodonico (Eski ceo) ve Scouting Uzmanı Tarkan Batgün, 'Aktarma ve izlemede veri bilimi' konusunda görüşlerini belirttiler. Konuşmacılar özellikle transfer döneminde verilerin analiz edilmesinin önemine değinirken, teknolojinin her kulübün ihtiyacı olduğuna vurgu yaptılar. Konuşmacılar ayrıca taraftarların transfer sürecinde çok etkin olmalarından dolay bu döneme dahil edilmeleri konusunda hem fikir oldular. Antalya'da düzenlenen "WinterLeague Convention Hosted by Antalyaspor" (WL Convention) organizasyonunda 4. gününün son panelinde ise Orçun Yücel moderatörlüğünde, Menajer Batur Altıparmak, Kayserispor eski sportif direktörü Ali Naibi ve Göztepe kulübünde Futbol Altyapı Sportif Koordinatörlüğü görevinde bulunmuş olan Aktuğ Sönmez, ' Türkiye'nin futbol dünya haritasındaki yeri' konulu panelde konuşmacı olarak yer aldılar. Konuşmacılar, Türkiye Süper Ligi'nin tv yayın gelirlerinin Avrupa'nın çok gerisinde kaldığına vurgu yaparken, bu durumun kulüpleri olumsuz etkilediğini belirttiler. Kulüplerin ayakta kalabilmesi için uygun fiyatlara aldıkları futbolcuları, yüksek bedellerle yurt dışına satmaları gerektiği görüşünde birleştiler. Genç oyuncuların tespiti, bu futbolcuların gelişmesi ve nihayetinde yurt dışına satışlarıyla ilgili süreçlerde yaşanan sıkıntılara değinen konuşmacılar, en idealinin 18-21 yaş arası Türk futbolcuların yurt dışına yönlendirmesinin ülke futboluna sağlayacağı faydaları dile getirdiler. Almanya, İngiltere, İtalya gibi Avrupa'nın önde gelen liglerinin son 8 yılda oyuncu alım-satımından zarar ettiğini söyleyen konuşmacılar, bu ülkelerin bu açığı tv gelirleriyle kapattığını söylediler.

Kulüplerin ihtiyacı olan veriler bakılmalı

Aktarma ve izlemede veri bilimi konulu panelde; Verileri topladıktan sonra analizini yaptıklarını söyleyen Americo Branco, ''Şartlarımızı taşıyan oyuncuların verilerine bakıyoruz. Scouting'de kendi taleplerinize göre çalışma yapamazsınız. Kulüpler yüzde 100 veriye dayanarak da sözleşme imzalayabilirler. Sonuçta bir insanla anlaşıyorsunuz. Onu ne kadar motive edebileceksiniz. O oyuncunun kişisel sorunları olabilir. Bunlara ne kadar hazırlıklısınız bunlarında dikkate alınması gerekiyor'' dedi.

Veriler sizin alacağınız riski azaltır

Aktarma ve izlemede veri bilimi konulu panelde; Futbolcuları yeniden şekillendirdiklerine dikkat çeken Matteo Campodonico, ''Kulüplerin teknolojiyi kullanabileceği çok yer var. Kulüplerin ihtiyaçları farklı. Ama hepsi teknolojiye ihtiyaç duyuyor. Örneğin kullanabileceğiniz yüzlerde aplikasyon bulunuyor. Ama bunların bazılarını kullanmıyorsunuz. Burada da benzer bir durum var. Tüm verileri kullanmayabilirsiniz. Veriler sizin alacağınız riski azaltır. Emin karar vermenizi sağlar. Performans, organizasyon, scouting, medya, taraftar yönetimi için kulüplerin bu teknolojiyi kullanması gerekiyor'' diye konuştu.

Taraftarlar transferlerde çok etkililer

Aktarma ve izlemede veri bilimi konulu panelde; Taraftarların bir kulübün olmazsa olmazı olduğunun altını çizen Tarkan Batgün, ''Önemli olan taraftarları nasıl kucaklayacağız. Taraftarlar transferlerde çok etkililer. Sürece dahil edilmeleri çok önemli. Taraftarların ilgisini çekecek farklı şeyler olabiliyor. Onlar dedektif gibiler. Her şeyi en ince ayrıntısına kadar araştırıyorlar. Onlar için data çok önemli. Taraftarları bu sürece dahil etmeyi sorun olarak görmüyoruz'' şeklinde konuştu.

18-21 yaş arası için bir lig yok

Türkiye'nin futbol dünya haritasındaki yeri konulu panelde; TV gelirlerinde son yıllarda hızlı bir düşüş olduğuna dikkat çeken Batur Altıparmak, ''Türkiye olarak TV yayın gelirlerinde çok büyük bir düşüş yaşandı. 400 milyon dolarlardan 115 milyon dolara geriledik. Avrupa yayın gelirleriyle karşılaştırdığımızda, Türkiye Süper Ligi çok gerilerde yer alıyor. Bu da doğal olarak kulüpleri zor duruma sokuyor. Geçmişte Avrupa'ya gidip, geri dönen Türk futbolcuları nedeniyle Avrupa kulüpleri temkinli davranıyor. Bir yıl oynayıp geri dönmek istemelerinden korkuyorlar. Daha fazla Türk oyuncu Avrupa Liglerine gitmeli. Orada kalmalılar. Sürekliliklerinin olması gerekir. Türk futbolcuları yurt dışına gitmesinde yabancı oyuncu sayısının bir ilgisi bulunmuyor. Mantık oyuncu gelişimi ilgili değil. Kulüp menfaatleriyle ilgili. O yüzden genç bir futbolcunun yurt dışına gitmesine cazip bakmıyorlar. Aynı şekilde kiralanmalarına da olumlu yaklaşmıyorlar. Mesela Roma Salih Uçar'ı Empoli'ye kiralık vermek istediğinde Fenerbahçe karşı çıktı. En ideali 18 yaşına gelen yetenekli bir oyuncu Avrupa'ya gitmeli. Bunun için hazır hale getirilebilir. Portekiz ve İspanya ligleri genç Türk oyuncular için ideal ligler. Ülkemizde 18-21 yaş arası oyuncular için ayrı bir lig bulunmuyor. A takımlarında yedek kalıyorlar. Gelişimleri duruyor. Şans verilmiyor. Düşünün ki Leicester Çağlar'ı 23 milyon dolara aldıktan sonra 1 yıl oynatmadı. Hazır hale gelmesini bekledi. Bizler çok aceleciyiz. Günü kurtarmak için uğraşıyoruz'' diye konuştu.

Maaş yükü kulüpler için ciddi sorun

Türkiye'nin futbol dünya haritasındaki yeri konulu panelde; Kulüplerin düzlüğe çıkabilmesinin yolunun, uygun maliyetlere aldıkları futbolcuları iyi kontratlarla satmasından geçtiğinin altını çizen Ali Naibi, Anadolu kulüplerinin düşük maliyetli futbolcuları tespit edip, geliştirdikten sonra yüksek maliyetlere satmaları halinde ciddi bir gelir elde edecek. Ancak Anadolu kulüplerimizin sicili hiç de iyi değil. Futbolcular, UEFA ile sorun yaşamış kulüplere gelmek istemiyorlar. Bu kötü sicilin silinmesi zaman alacak. Bu nedenle futbolcuları otive etmenin tek yolu yüksek paralar vermek. Maaş yükü Türk futbolu için ciddi bir yük. Son yıllarda Türk kulüpleri bonservis alıp, daha düşük maaş ödeme yolunu tercih ediyorlar. Genç oyunculara yöneliyorlar. Türkiye'de ücret konusunda tam bir adaletsizlik var. Onun yerine Avrupa'da daha iyi şartlarda bir kontratı tercih edebiliyorlar. Yeni kural gereği herkes 2002 ve sonrası yabancı arayışı içinde ama kimse 2001'li Türk oyuncu aramıyor'' dedi.

Sabırsız olduğumuz için genç oyuncu çıkartamıyoruz

Türkiye'nin futbol dünya haritasındaki yeri konulu panelde; Göztepe gibi Anadolu kulüplerinin tüm derdi, oyuncu alıp satmak diyen Aktuğ Sönmez, Futbolcu tercih ederken yerli olsun, yabancı olsun bilindik oyunculara yönelmek zorundasınız. 25 yaş ortalamasındaki oyuncuları alıp, kısa zamanda aldığınız fiyatın üstünde satmak zorundasınız. Ancak bu sayede gelir elde edebilirsiniz. Biz de Göztepe olarak bunu yaptık. Performans olarak başarılı olamadık ama yurt dışına oyuncu satabildik. 2002'de Dünya üçüncüsü olan futbolcularımız Avrupa'nın 5 büyük ligine gitti. Bunu ancak 16 yıl sonra tekrarlayabildik.  Genç oyuncu çıkartamıyoruz. Çünkü sabrımız yok. Hemen verim almak istiyoruz. Bütün paydaşlar olarak ortak hareket etmeliyiz. Ülkemizde eğitimci sorunu var. Öncelikle eğitilecekleri eğitecek insanları eğitmeliyiz'' şeklinde konuştu.