İnsanın cesareti yoksa belki umudu vardır ama o da yoksa işte o insan orda bitmiştir 

Asla ve asla cesaretinizi ve umudunuzu kaybetmeyin çünkü bir şeyi yapmaya cesaretin yoksa umudunu kullan o seni bir şekilde cesaretlendirir 

İnsan umudum her zaman bakidir diye bir söz vardır ya işte, 

Umut hiçbir zaman seni bırakmaz ama sen yine de umut var diye cesaretini kaybetme çünkü cesaret insanın sınırını belirler senin ileri gitmeye cesaretin yoksa senin için hayat ordan ibarettir amaç cesaretini kullanıp ileri adım atman gerekir çünkü hayat hiçbir zaman bir sınır içinde değildir sen ne kadar ileri gidersen dünya o kadar büyüktür cesaretini ve umudunu kaybetme korkusu olmasın hayatında Umut ve cesaret iç içe geçmiş olan kavramlardır. Cesareti tek başına toplayamazsın, fakat umudun olduğu yerde cesaretin de izlerine rastlanır. Çünkü ummak cesaretin veya en azından cesareti toplamanın yarısı sayılır. 

Zor bir durum içerisinde kaldığımız bazı zamanlarda cesaretimizi toplamak bazen durumun kendisinden bile zordur. Fakat kişinin olay hakkındaki umutlarından tamamen kopması, cesareti toplamanın tamamen önüne geçer. Çünkü umutlu olan kişi, inanan kişidir ve inanan kişi cesaretini toplama yolunda ilerlemektedir. İnancın ve umudun olduğu bir yerde insanların güvenleri artar ve cesaretlenirler. Bu yüzden umutlanmanın, cesur olma yolunda bir adım olduğunu söyleyebiliriz. Bu yüzden umut cesaretin yarısı sayılır. 

Kısacası, umut ve cesaret birbiri ile ilişkilidir. Eğer umut güçlenirse kişinin cesareti de buna bağlı olarak artmaya başlar. Bu yüzden umudun cesaretin gelişmesi ile doğrudan bir ilişki içerisinde olduğunu söyleyebiliriz.