Eskilerin ‘’bilmek’’ üzerine söyledikleri çok güzel bir sözleri vardır. ‘’Cami ne kadar büyük olursa olsun, imam bildiği kadarını okur.’’ Diye. Bu sözden hareketle bu günkü yazımı ‘’diplomalar nerede verilmeli?’’ üzerine kurmak istiyorum.

Özellikle Eğitim Fakültelerinin sınıf öğretmenliği bölümlerinde okuyan, geleceğin öğretmen adayları öğrencilikleri sırasında mutlaka en az yılda bir kere de olsa ‘’Çanakkale Şehitliği’’ni gezip görmeleri sağlanmalıdır Buraları gezmeden önce en az yerli ve yabancı beş on kaynaktan ‘’Çanakkale Deniz Zaferi’’ üzerine eserleri okuyarak ön bir bilgiye sahip olmalıdırlar. Zira toplum olarak, ‘’bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olma’’ gibi bir alışkanlığımız var. Bu da yetmez tamamlayıcı son hareket de diplomalarını Çanakkale Şehitliği’nde düzenlenecek bir törenle verilmesi gerekir. Bunun öğretmen adayı genç dimağlar üzerinde çok büyük ve kalıcı bir etkisi olacaktır...

Belki bazı dal öğretmenlerinin bu konu ile bir ilişkisi yok gibi görünse de yarın bir gün yönetici olduklarında veya bir topluluk karşısında ‘’Çanakkale Deniz Zaferi’’ üzerine bir söz söylemeleri gerektiğinde, sözleri daha etkileyici ve kalıcı olacaktır. Bir olayı; olay yerinde inceleme ile doküman üzerinden öğrenip anlatmak ve anlamak arasında çok büyük bir fark vardır. İlki‘’ kalıcı’’ iken sonuncusu ‘’gidici’’ olabilmektedir...

Bu uygulamayı yaşama geçirilebilirsek okullarımızdaki yaklaşık on altı, on yedi milyon öğrencinin nabzını elde tutan öğretmenlerimiz bu konuyu daha içten ve etkileyici anlatacaklardır. Öğretmen adaylarından başlanılan bu dalga, ‘’çığ etkisi’’ yaparak büyüyecek ve tarihini iyi bilen bir gençlik yetişmesi sağlanacaktır.

Buraları daha öğretmen olmayı planladığı yıllarda görürse ‘’bu topraklar için gencecik yaşında şehit düşmüş’’ atalarına daha bağlı kalacaktır. Şehitliği gezdikçe tüyleri diken diken olacak ve bu vatana sarsılmaz bir bağ ile bağlanacaklardır.

Çanakkale Şehitliği gezilip görüldükçe bu kamuda şiirler, makaleler, romanlar yazılacaktır. Bu da yazın dünyamıza yeni bir heyecan katacaktır.

Maliyetli gibi görünen bu uygulama vatanını, milletini seven ve yakın tarihini iyi bilen öğretmenlerce kısa zamanda kendini amorti edecektir. En büyük yatırım ‘’insana yapılan yatırım’’ ise de en kalıcı yatırım ‘’vatan sevgisi kazandırma’’ yatırımıdır...

Bilmem sizler bu düşünceme katılır mısınız?..