Yılların sonunda geriye baktığımızda kaç kalp kıracak olduğumuzu bilemeyiz fakat bu sonuca kendimiz sebep veririz.Ve kimbilir kaç kalp şahsımız tarafından kırılmış üzülmüştür.
Yüce yaratanın kusursuz bir şekilde yaratılan insan duyguları nice kitaplar nice bilim adamları tarafından çözülememiştir.
Ama bir gerçek var ki insanın yaşama tutunan en kuvvetli en önemli koludur duygular karmaşası yada diğer adıyla kalp.
Bir insanın mabedidir.Yaşam kaynağı tüm tecrübesidir kalbi Onu ayakta tutan en büyük maneviyat değilmidir ?
Bunu kırmaya ne hakkımız olabilir ki.
Değerlerimiz çoğu zaman üstü tozlarla kaplı bir köşede unutulmuş bir sandık gibidir Onu kaybetme korkusu bulamadan onun bizde yarattığı o etkiyi aramadan anlamayız değerlerimizi Yaşam söz konusu olduğunda üzülüp iyi davrandığımız insanlar çoğu kez şahsımız tarafından gereksiz sıradan görülmüş ve bir köşeye itilmiştir.
Onun bizde yarattığı sevgi etkisini aramadan önce hatırlamayız asla ve insanın bencillik duygusu biranda kaybolur İşte o zaman kalp kırmak deyimi bizim için bir anlam kazanır ne yaptığımızı sorgular oluruz
Ama çok geçtir Kırılan o kalp bir zaman misali geriye akamaz ve bir araya gelemez
Çoğu zaman önemsiz olan insan kalbi en büyük pişmanlığa dönüşür
Pişmanlık dostlukta son bulur
Hayatınız da zindana döner üzüntüyle yaşarsınız kalp kırmamak gerek insanları sevmek gerek
Sevmeliyiz onları birbirinden ayırmamalıyız. Hep birlikte mutlu olmalıyız.