reklam
reklam

BENDEN USTA OLURSA

Köşe Yazarı: NEJLA BİLGİN   Eklenme Tarihi: 29 Ocak 2020, Çarşamba - 10:16   Okunma Sayısı: 51095

Bu gün benim çok marifetli olduğum bir gün. Üst kat balkon çıkışı kapı üzeri güvercinlik kısmında ahşapların arası aralık görünüyordu. Yaklaşık on beş yıl öncesinden ardiyede kalan tüp şeklinde  ahşap köpük malzemeyi bu gün rafların arasına bakarken tesadüfen gördüm. Hazine bulmuş kadar sevinip hemen kullanmaya karar verdim, kullanım tarihi geçmişti ve köpük sıkma aparatı yoktu. Buna rağmen  genede kullanmaya karar verdim. Zaten kullanacağım kısım yaklaşık on beş cm. Kadar bir yerdi ve ne olacaktı.

Mutfak lavabosunun içinde ahşap köpük sıkma tüpünü yandan küçük çekiç darbeleriyle deldim.  Aman Allah'ım o küçücük tüpün içinden  bir anda altın rengi, lavlar akmaya başladı. Mutfak lavabosu altın rengi köpüklerle doldu ve taşmaya başladı.

O anda kontrolümü kaybettim ve tüpün delik kısmını elimle tıkamaya karar verdim. Elim bir anda yapışkanlı tutkal  kazanına  girmiş gibi yapış, yapış oldu. Hemen bir poşet bulup o ağaç köpüklerini doldurdum. Mutfak tezgahının graniti, Çelik evyesi ve musluk komple ahşap köpüğüne bulandı.

Durdum çaresizde baktım. Galiba mutfak tezgahını komple değiştirmek  konumunda kalacağım diye düşündüm. Zaten az kullanılan üst kat mutfağı idi. Sonra aklım başıma geldi, tezgahı değiştirmeyi düşüneceğime temizlemeye karar verdim. Yaklaşık bir saat uzun uğraşlar verip, çeşitli temizlik malzemeleri denemek suretiyle tezgah ve evreyi temizledim. Elime ve tırnaklarıma yapışan ahşap köpük yapıştırıcısını temizlemek için çok daha fazla uğraştım. Ellerim temizlik malzemelerinden tahriş oldu, soyuldu.

Uzun süre mutfak tezgahı temizliği ile uğraştığım için çok yoruldum. Büyük bir iş başarmış gibi canım kahve içip yorgunluk atmak İstedi. Kahve pişirdim ve şimdi teras balkonunda yorgunluk  kahve içiyorum. Çok çalıştım ya güya kahve içmeyi hakettim.
Kahve içerken ellerimi kontrol ettim, yapışkan köpükler ellerimden tamamen çıkmamış. Bu küçük parçalar halinde elime yapışan köpükleri tamamen  nasıl yemizleyeceğimi düşünüyorum.

Şuanda bir sorunum daha var diye düşündüm. Balkon ve merdiven kenarındaki taşlara; taş cilası yapmam gerekiyor.  Bu konuda deneyimi ve fikri olan var mı bilmiyorum.  Hangi marka en iyi su geçirmez, güneşe dayanıklı, parlak olanı ve nasıl uygulanıyor, diye bir araştırma yaptım. Sorduğum kişiler işin ustası olmadığı için farklı fikirler verdiler.  Bende kendi fikrimi uygulamaya karar verdim.

Depoda yat verniği var, açıkça söylemek gerekiyorsa onun da son kullanım tarihi epey geçmiş. Ahşap için kullanılan vernik sanırım taşa uygun değil. Vernik işinde ahşap köpüğü gibi bir macera yasamak istemiyorum. Kahvemi içtikten sonra aklıma gelen işi uygulamaya karar verdim. Yat verniğini depodan çıkardım, tornavida yardımı İle kapağını zorda olsa açtım. Görünüşe göre vernik kullanılabilir gözüküyor. Küçük fırça İle temiz taşlara uygulamaya başladım. Taşlar fırça darbelerinden sonra parlamaya ve gözüme hoş gözükmeye başladı. Merdiven ve balkon kenar taşları yat verniği İle emek vererek cilaladım. Hiç vukuatım olmadı hatta bir damla bile yere dökmedim. Kısaca artık oldukça dikkatli ve iyi bir usta olma yolunda emin adımlarla ilerliyorum.

Akşama kadar çalıştım ve işimi bitirdim.  Ara, ara gidip yaptığım işi kontrol ettim, cila kurumuştu.  Kendi ustalığımı kendim beğendim, cilalanmış, Işıl, Işıl parlayan taşlara gururla baktım. Akşam yemeğinden sonra sade kahve İle kendimi ödüllendirdim. Kim bir günde iki kat merdiveni ve iki katın balkon kenarı taşlarını başarı İle cilalayabillirdi?  Hiç mütevazi olmadan cilalı taşlara keyifle baktım. Olmuştum ben hemde iyi bir usta olmuştum artık, kocaman gülümsedim.

Sabah erken kalkıp yürüyüşe gitmeyi planlamıştım. Dün çok çalıştığım için gece yorgunluktan iyi uyuyamadığım için sabah istediğim saatte uyanmam mümkün olmadı. Kollarım, parmaklarım ve belimde kaç kemik varsa hepsi ayrı şiddette ağrıyordu. Öğleye kadar uyumasam da yataktan kalkamadım.

Öğleye doğru zor bir hal kendimi yataktan attım. Elektrikli çaydanlığın fişini taktıktan sonra balkona çıkıp gündüz gözü İle cilaladığım taşlara bakmak istedim. Keşke kahvaltı yaptıktan sonra baksaydım, hiç olmazsa keyifle kahvaltı yapardım. Birde ne göreyim benim cilalaladığım taşların üzerindeki cila tabakası pul, pul kalkmış. O anda tüm emeklerimin boşa gittiğini anladım. Spatula İle taşların üzerindeki yapışkan sıvıyı kazımak suretiyle sökmeye çalıştım çünkü görüntüsü gerçekten berbattı.

Akşama kadar dün yaptığım taş cilasını sökmek için mücadele verdim. Yer, yer cilayı sökemedim, taşlar alacalı, bulacalı tuhaf görünümlü bir şekil aldılar. Bu gün hiç keyif kahvesi içmedim, hakettiğimi  düşünmüyorum. Dünden kalan yorgunluğum henüz geçmemişti, bugünkü çalışmalarım tuz biber ekti.

Yukarıda anlattığım gibi iyi bir usta olma yolunda hızla  ilerliyorum diyemiyorum.  Artık tamir işlerini ehil ustalarına bırakmaya karar verdim. Hobi olarak bile uğraşmayacağım. Benden usta olursa bu maceralar kaçınılmaz olur. Herkes işini yapsın, kimse bilmediği işlerde ustalık yapmasın. Hele ben hiç almayayım.

Ustalara ve ustalık yapanlara selam olsun, bu işler yazı yazmaya benzemiyormuş.

 

reklam

MOBİL UYGULAMAMIZ

HABER ARŞİVİ


Yeşim Demir'le Rüya Yorumu


KÖŞE YAZARLARI

reklam
reklam