reklam
reklam

KARGA BEDENİNDEKİ BEN-1

Köşe Yazarı: NEJLA BİLGİN   Eklenme Tarihi: 20 Eylül 2019, Cuma - 00:30   Okunma Sayısı: 106072

Bu gece gene fırtına esiyor buralarda çatılardan gelen rüzgarın sesi uyutmuyor beni. Camlara vuran yağmur taneleri ve üstü açık balkondaki yağmurun sesi beni o okyanustaki fırtınaya yakalandığımız zamana götürüyor.

Ceviz kabuğu gibi sallanan o koca geminin buza çarpması İle batması ve bedenimin buzlar arasında okyanusun derinliklerine gittiği anı anımsıyorum. Oysa ben o gemiden sağ kurtulandım ve okyanusun dibine giden değildim nedense beynim hep bana bunu hatırlatıyor. Belkide yaşamını kaybedenlere karşı bir vicdan azabı yaşıyordum, bu gibi durumlarda kurtulanların hayatını kaybedenlere karşı kendisini suçlu hissetmesi olayı olmalıydı bu yaşadıklarım. O günden sonra bir daha denize adım atmama duygum bu yaşananlarla yüzleşmeme korkumdan olabilirdi.

Ben yüksekleri seviyordum ve kuş gibi uçma arzum vardı yüreğimde, bir gün tüm insanların uçacağına inananlardanım. Uçmak Ne büyük bir özgürlüktü. Bu sebeple kuşları diğer canlılara göre daha çok seviyordum.

Üstü camla kaplı balkona çıkıp ışığı açıyorum şimdi şeffaf bir şemsiye altında gibiyim, gözlerim cama vuran iri damlalarda, onlardan oluşan küçük su yolları bahçeye akıyor.
Elimde gene koca bir kupa acı kahve İle evde dolaşıyorum geceler ne kadar uzun, günler ne kadar kısa geliyor bana.
Sabahın ilk Işık'ları İle yatağıma yatıp biraz uyumak istedim, başım ağrıyor ve göz kapaklarımda ağırlıklar var, usulca kapanan göz kapaklarım beni uykunun derin dehlizlerine doğru hızla itiyor.

Gene o evdeyim geniş yatak odasında tek başıma uyuyorum. Pencereye vuran kargaların gagalarının sesini işitiyorum. O kadar yorgunum ki gözlerimi açıp kargalara bakmak içimden gelmiyor, onların kanat sesleri ve arada çıkardıkları o sesler beni rahatsız ediyor.

Yataktan usulca kalkıyorum ve banyoya gidiyorum sabah burada olan klozet ve jakuzi Yok, yerinde boş mermer zemin var, elimi yıkayacağım musluk bile sökülmüş, küçük bir şaşkınlık yaşıyorum, bunlar yerinden sökülürken ben nasıl uyanmadım acaba?
Kapıya doğru gidiyorum orada sadece büyük siyah bir çöp poşeti var ağzı açık ve boş, çelik kapıyı açmak için koluna dokunuyorum kapı kilitli ve açılmıyor.
Yatak odasına gidiyorum çantam orada duruyor hemen açıyorum ve anahtar koyduğum bölüme bakıyorum anahtar yok, panikle yatağın üzerine çantayı boşaltıyorum. Herşey var çantada sadece anahtar Yok. Cep telefonumu alıp bir yakınımı aramak istiyorum aklıma kimi aramam gerektiği gelmiyor. Ekran kapkara ve şarj bitmiş ortada Ne şarj cihazı var Ne de evde elektrik var.

Pencereye doğru yaklaşıyorum o anda etrafın sislerle kaplı olduğunu görüyorum. Çok katlı bir binada üst katlarda olmalıyım düşünüyorum ve aklıma otuzbeş rakamı geliyor, bu benim yaşım mı yoksa yaşadığım katın rakamı mı anımsamıyorum.

 

reklam

MOBİL UYGULAMAMIZ

HABER ARŞİVİ


Yeşim Demir'le Rüya Yorumu


KÖŞE YAZARLARI

reklam
reklam