reklam
reklam

TEKNE ORUCU (I)

Köşe Yazarı: NEJLA BİLGİN   Eklenme Tarihi: 27 Haziran 2019, Perşembe - 10:42   Okunma Sayısı: 43035

Tekne Orucu Nedir?

Tekne orucu nedir? diye merak edenler için açıklamamız gerekirse, aslında bu oruç Anadolu’dan gelen eski bir gelenektir. Ramazan ayında küçük çocukların küçük bedenleri  bütün gün oruç tutmaya dayanamaz. Bu sebeple onları oruç ibadetine alıştırmak için günün belirli bölümlerinde oruç tutturulabilir. Küçük çocukların günün belirli saatlerinde oruçlu olmasına tekne orucu denir.

Tekne Orucu Kaç Saat Tutulur?

Tekne orucu tutacak olan çocuk büyükler gibi oruca sabah ezanında değil, öğlen ezanının okunması ile hatta yaz aylarında ikindi ezanıyla başlar. Yani öğle ve ikindi ezanı vaktine kadar çocuk yemek yiyebilir. Öğle veya ikindi ezanının okunması ile birlikte çocuğa anne babası tarafından artık iftar saatine kadar yemek yememesi gerektiği öğretiliyor. Bu şekilde de küçük çocuklara ileride oruç tutabilmesi için gerekli olan irade aşılanmış oluyor.

Tekne Orucu Ne İçin Tutturulur?

Çocuk öğlen veya ikindi ezanından akşam ezanına yani iftar vaktine kadar oruç tutarken bir yandan da iradesi ile baş başa kalıyor ve oruca alışmış oluyor. Çocuk, yaşının küçük olmasına rağmen susadığında su içmemeyi, acıktığında yemek yememeyi öğreniyor. Bu da çocuğun irade eğitimine ve ahlak eğitimine fayda sağlar. Böylece çocukların ruhsal yapıları tekne orucunun faydaları ile daha da güçlenir.

Ayrıca çocuklar küçük yaşlarda oruç tutmaya, ramazan ayının bilincine de alışmış olurlar. Çocukken tutulan tekne oruçları hayat boyu unutulmaz ve güzel anılar arasında yerini alır. Yaz ise sokakta oynayan çocuklar eve çağrılır ve oruç saatinin başladığı söylenir, büyüklerle aynı saatte iftar açacağı ve oruç tuttuğunu düşünen çocuklar bundan mutlu olur. Komşular ve aile büyükleri çocuklara tekne orucu tuttuğu için sevgiyle yaklaşır ve onu teşvik ederler.

Tekne Orucunun Çocuk Eğitimine Faydaları

Çocuk eğitimi sadece çocuğa belirli davranışları öğretmekten ibaret değildir. Aynı zamanda çocuktaki iç disiplini de sağlamak gerekir. Yani çocuk anne babasının ona yapmasını söylediği şeyleri benimsemeli ve içine sindirmelidir. İç disiplini olmayan çocukların anne babaları sürekli çocuğun sorululuklarını yerine getirmediğinden şikayet ederler. 

Oysa ki; çocuğa bir şeyleri öğretirken bunları sadece söylemek ya da dikte etmek yetmez. Mantığının, o hareketin ona hayatı boyunca sağlayacağı faydaların, yapması istenen şeyin tüm iyi yönlerinin de anlatılması ve içselleştirmesinin sağlanması gerekir. Bu kural çocuğun ders çalışması istenirken de geçerlidir, namaz kılması istenirken de, oruç tutması istenirken de, tüm ibadetleri anlatılırken de geçerlidir.

Çocuklar kendilerine söyleneni değil ailede uygulananı ve kendisine yaptırılanı daha çabuk öğrenir ve benimser. Çok küçük yaşlarda "o çocuktur anlamaz, zaten onun yanında da konuşmuyoruz bazı şeyleri ondan gizliyoruz." diye düşünür bazı aileler aslında çocuklar küçük yaşta ailede ve yakın çevrede olan biten her olayın, yaşanan duygunun farkına varır, belki farkında değilmiş gibi davranır fakat iç dünyasında yaşananlara hayal dünyasını da katıp olayları büyütür ve içinde yaşar.

Babası alkol alan ve evin nevalesini sokaklarda bırakan, kumar oymayan babaların çocukları küçük yaşta bu zararlı alışkanlıkların farkına varır. Genellikle de bunun zararlarını küçük yaşta öğrendikleri için bu zararlı alışkanlıktan uzak durmaya gayret ederler. Bunun özenecek bir şey olmadığının farkındadırlar. Ya da tam tersi olur çocuk daha beter bu kötü alışkanlıklara küçük yaşta eğilim gösterir.

reklam

MOBİL UYGULAMAMIZ

HABER ARŞİVİ


Yeşim Demir'le Rüya Yorumu


KÖŞE YAZARLARI

reklam
reklam