reklam
reklam

Her söylediğimize dikkat mi edeceğiz!

Köşe Yazarı: SONNUR ADA   Eklenme Tarihi: 20 Nisan 2019, Cumartesi - 10:13   Okunma Sayısı: 135016

Düşüncelerimizi koşullu oluşum süreçlerine mecbur etmiyorsak... Kurduğumuz her cümlenin duygu ve düşüncelerimizin temsili olduğunu bilip, göğsümüzü gererek kem küm etmeden düşüncelerimize de kurduğumuz cümlelere de sahip çıkarız.

Sadece bu değil elbette...

Durum, ortam ve koşullara göre kendimizden birden fazla kişi yaratmıyorsak, geçici kazanımların bizde kalıcı erezyonlar yaratmasına izin vermiyorsak, sözcüklerimizle yabancılık yaşamayız.

                                                         *

 

-Hocam, burada ne desem diye takılıp kalıyorum.

-"Ne desem?" yerine "nasıl düşünüyorum?" dersek, bize aktarılan mesajın üzerinde muhakeme yapmış oluruz.

-O zaman da soru sormam gerekiyor, çünkü ya anlamamış oluyorum ya da ön yargım oluyor. Bazen de keyifsiz buluyorum sohbeti ve öylesine bir şey söylemek de istemiyorum.

-Soru sormak gereksiniminin oluşması bizim sağlıklı düşünme potansiyelimizin bir sonucudur. Anlamadığımız bir duruma karşı “mış” gibi yapmadan iletişimde yerimizi almalıyız. 

İletişimin temeli, anlamak ve anlaşılma köprüsü olmasıdır. Sohbetten keyif almıyorsak ilgi alanımızı (kalıcı veya geçici) dikkate alıyoruz demektir, yapmamız gereken sağlıklı bir dille bunu ifade etmek.

 

                                                            *

"Her söylediğimize dikkat mi edeceğiz?"

Bu soru son haftalarda gelen emaillerde en çok kullanılan cümle.

Kurulan cümleyi tabaktaki yemek gibi düşünün. 

Mutfaktan bir haber değilsek, tenceremize koyduğumuz malzemeler çürük, özensiz, emeksiz değil ise doğru harmanlanıp ihtiyaç duyulan malzemeler içine konduysa, sofraya koyduğumuz yemeğin lezzeti bizim için sürpriz olmaz.

Eğer bir süprizle karşılaştıysak bilgimizi gözden geçiririz. Bunu da ancak, "bu yemeği ben yaptım ama şusu eksik"dersek daha lezzetli yapabiliriz.

Nasıl düşündüğümüz mutfaktaki malzemeler, ne düşündüğümüz bunları harmanlama biçimimiz, önümüze koyduğumuz yemek ise sözcüklerimizdir. 

Herkesin mutfağının ustası olması yeterli.

Sözcüklerimiz sonuç.  Düşünce oluşum sürecimizin dikkat, özen, bilgi ve emeğe ihtiyacı var.

Kurduğumuz her cümleye sahip çıkmanın keyfini yaşayabilmek dileğiyle.

 

 

 

 

reklam

MOBİL UYGULAMAMIZ

HABER ARŞİVİ


Yeşim Demir'le Rüya Yorumu


KÖŞE YAZARLARI

reklam
reklam