reklam
reklam

KOMŞU KOMŞUYA MUHTAÇ OLURSA -(II)

Köşe Yazarı: NEJLA BİLGİN   Eklenme Tarihi: 17 Kasım 2018, Cumartesi - 10:25   Okunma Sayısı: 58134

İyi kazanıyordu ve işinde çok başarılıydı. Kocası ise girdiği şirkette bir yere kadar gelmiş ve tıkanmıştı. Sürekli iş arkadaşlarını ve işverenleri suçluyordu. Kimse onun kıymetini bilmiyordu. Bir kaç kez iş değiştir dese de kocası onu dinlemedi, sanki bu çok şikayet ettiği yaşamı kabullenmiş gibiydi. Bir süre sonra kişisel bakımına bile dikkat etmemeye başladı ve alkol sorunu ortaya çıktı. Artık çalışmıyor ve sabahtan akşama kadar içiyordu. Hem karısına kızıyor hemde kendi kaderine lanet ediyordu. Karısının çalıştığı işte aslında onun çalışması gerekiyordu. Şansızlığına kızıyordu.


Kadın ise kocasının bu düşüşüne mani olmak için elinden gelen manevi desteği vermeye çalışıyordu. Biliyordu daha toplum eşinden çok kazanan kadına hatta çalışan kadına bile hazır değildi. En çokta evde oturan kadınlar hazır değildi. Kendi iş başarılarının eşini ezdiğini biliyordu. Artık evin tüm yükü kadının omuzlarına kalmıştı. Çocuğun okul taksitleri, evin tüm masrafları hatta kocasının içki parası bile onun kazancı ile alınıyordu. Omuzlarındaki yük gittikçe ağırlaşmaya ve taşıyamayacağı boyutlara geldi. Gittikçe yalnızlaşıyor ve hırçınlaşıyordu. O da kaderine isyan etmeye başladı. Bu durumdan hiç kimseye söz etmedi, sustuğu ve içine attı.

Komşularından birisinin kocası iflas etti ve çok zor durumda kaldılar. Kocası  evi terk etti ve maddi sıkıntılarla baş edemeyen kadın çalışmak zorunda olduğunu hissetti. 
Ilk  Çaldığı kapı çalışan kadının kapısı oldu. İş istedi, yardım istedi. Şimdi babasının "kızım oku bir mesleğin olsun, insan olanın başına her kara gün gelir, kendi ayaklarının üzerinde dur ... 
Dediğini her gün anımsadı. Zavallı babası çok çalışıp çabalamış ve kızlarını okutmak istemişti, ne yazık ki kızlar okumamış ve evliliği garanti görmüştü. Allah'tan babam bu günleri görmedi diye teselli buldu.

Komşusunun yardımı ile bir şirkette temizlik ve çay servisi yapmaya başladı. Önceleri o kadar çok utandı ki.. Çalıştığı için, çalışmak zorunda olduğu için. Günlerce gözyaşı döktü, kendisini aşağılanmış hissetti. O patron karısı iken bir işçi olmuştu bu durumu hazmetmesi çok zor oldu.
Artık eski komşusu ile de arkadaşlığını kesti keza ortak noktaları ve vakitleri de kalmamıştı. Evde oturan komşu kendisine başka bir yürüyüş ve kahvaltı arkadaşı buldu. Çalışan komşusuna acıyordu. Yukarıdan düştüler ... Diye düşündü.

Bir sabah asansörde eski komşusu ile karşılaştı. Birbirlerine bakışlarında o yabancılığı ve farklı duyguları hissettiler.  Yürüyüşten dönen acıyan ve küçümseyen bir bakışla bakıyordu.
Sonradan çalışma hayatına atılan ise ; sen ne gördün hayatında da bana böyle bakıyorsun der gibi bakıyordu. O da artık evde oturan kadınlara kızıyordu.

Diğer asansörden inen  müdür hanım ise ikisini de  fark etmeden hızla bina kapısına doğru yüksek topukların çıkardığı ses ile koşarken ardında gene parfüm kokusunu bırakıyordu.

Üç kadında farklı duygular ve farklı hayatlara doğru günü yaşamak için sabahın ışıklarında kayboldular..

reklam

MOBİL UYGULAMAMIZ

HABER ARŞİVİ


Yeşim Demir'le Rüya Yorumu


KÖŞE YAZARLARI

reklam
reklam