Antalya'da düzenlenen "WinterLeague Convention Hosted by Antalyaspor" (WL Convention) organizasyonunda, Didem Dilmen moderatörlüğünde, Eski futbolcu ve yönetici Ebru Köksal, Kadın Milli Takımı Baş Antrenörü Necla Güngör ve eski futbolcu Jesica Carmıklı Kadın futbolunun küresel gelişimi konulu panele katıldılar. Panele katılan konuşmacılar, kadın futbolunun gelişimi için rol model olacak bir kahramana ihtiyaç duyulduğu görüşünde birleştiler. Türkiye’de kadın futbolu yayının yeterli olmadığına dikkat çeken konuklar, kadın futbolunun gelişmesi için tv yayınlarının artmasını istediler. Kadın futbolunun dünyada hızlı bir yükseliş içerisinde olduğunun altını çizen Milli Takımı Baş Antrenörü Necla Güngör, kadınlar dünya kupasında İngiltere-Almanya finalinin 50 milyon kişi tarafından takip edildiğini hatırlatarak, kadın futboluna olan ilginin çok yüksek olduğunu söyledi. Maç yayınlarının kadın futbolunun gelişimi için önemli olduğuna vurgu yapan Necla Güngör, kadının futbolunun gelişimi için ayrıca maçların büyük statlarda oynanmasının önemine vurgu yaptı. Türk kızlarının futbola ilgilerinin artması için bir rol modele ihtiyaç olduğunun altını çizen Jesica Carmıklı, kadın futbolunun seyircilerle çözülebileceğine değindi. Futbola yatırımın sadece çok küçük bir kısmını kadın futbolunun altına dikkat çeken Ebru Köksal, kaynakların erkekler ve kadınlar arasında eşit bir şekilde paylaştırılması gerektiğini söyledi.

Kadın futbolcular kendilerini öne çıkartmalı

Futbola çok şeyler katan yöneticiliğin kadın futbolu için de çok önemli olduğunu söyleyen Didem Dilmen, kadın futbolunun kadın yöneticilere ihtiyacının olduğunu belirtti. Kariyerinin 17 yılını erkeklerin arasında futbolun içinde geçirdiğine dikkat çeken Dilmen, ''Önemli olan olayların farklı boyutlarına bakabilmek. Kadın yöneticiler, erkeklerin bakmadıkları bir pencereden bakıyorlar. Olayları onlardan farklı görüp, irdeleyebiliyorlar. Ben de reklamcılık sektöründen kriz döneminde şansımı deneyerek futbol sektörüne geçtim. O dönemde futbolun içindeki kadınlar bana 'Sen bunu yapabilirsin' diyerek beni cesaretlendirdiler. TV'de kadın futbolu yok.Genç kızlardan görmedikleri bir şeyi hayal etmelerini isteyemezsiniz. Kadın futbolunu TV'lerde yayınlayarak, sizi izleyen kızlara bir şans vermiş oluyorsunuz. Bugün kanallara gidip, 'kadın futbolunu yayınlar mısınız?' diye sorduğumuzda bize 'kadın futbolunu kim izler?' diyebiliyorlar. Oysa ki Kadınlar Dünya Kupasının izlenme oranları, reytingleri ortada. kadın futbolu için bir gelir modeli oluşturmak gerekiyor. Ülkemizde büyük kulüplerin kadın takımı var. Bir de sponsorların takımı. Bu takımlarda oynayan kadın futbolcuların biraz kendilerini öne çıkartmaları gerekiyor. Birilerinin onlara liderlik yapması lazım'' diye konuştu.

Maçlar büyük statlarda oynanmalı

Kadın futbolunun dünyada hızlı bir yükseliş içerisinde olduğunun altını çizen Milli Takımı Baş Antrenörü Necla Güngör, ''Kadın futbolu sizi içine çeken bir spor. İngiltere-Almanya finalini 50 milyon kişi takip etti. Türkiye'de de kadın futbolu dünyadan etkileniyor. Yatırımlar bu yönde yapılıyor. Ama

yeterli değil. Çok iyi yatırımlar yapılmalı. Alt yapıda sürdürülebilir proje çalışmaları içerisindeyiz'' diye konuştu. Taraftarlar kadın oyuncuları tv'de ya da digital ortamda görünce o oyuncu ile temas kurmak istiyorlar. Bilgi akışını hızlı yapamıyoruz. Tv yayını için büyük statlarda oynamak gerekiyor. İngiltere'de kadın takımları, kendi statlarında oynuyor. Yayıncı kuruluş 'Bize stat gösterin' diyor. İyi bir yayın için. Tribünleri, taraftarları göstermek istiyorlar. Kameralarını rahatça kurmak istiyorlar. Oysa kulüpler çimlerin zarar göreceğini söylüyor. Kadınlar çimlere ne kadar zarar verebilir? Teknoloji gelişti, o çimler kısa sürede kendini yenileyebilir. Kadın maçlarını kalitesine bakmadan yayınlatmalıyız'' diye konuştu.

Kadın futbolunda ciddi bir pazar var

Kadın futbolunda, aile, anne-çocuk gibi figürlerin bulunduğuna dikkat çeken Güngör, ''Bununla ilgili ciddi bir pazar oluşturulabilir. Olayın sosyal sorumluk kısmına bakmak gerekiyor. Toplumda bir etki oluşturmak için kadın ve çocuk kavramından başlamak lazım. Ülkemizde 6 milyonluk bir potansiyel bulunuyor. Önceki sene yaptığımız 15 yaş altı kız seçmelerine 50 kişi geldi. 2022'de bu rakam 400'e çıktı. Bu ne kadar görünür bir noktaya geldiğimizi gösteriyor. Eskiden kız çocukları idmana gelsin diye aileleri ikna ediyorduk. Şimdi aileler kendileri getiriyor ya da mesaj atıyor. Bu bir sektör ve kadına yatırım yapıyorsunuz. Tüm kitlelerin izlediği bir alanda sponsorlar fırsat eşitliği oluşturmaya çalışıyor. İstihdamda en güzel alan futbol. Ciddi bir fırsat var. Kulüplerin ilgisi, ailelerin de ilgisini çekti. TFF MEB ile ciddi projeler içinde. Taraftar eğitimi çok önemli. Hala kadın maçlarında yanlış tezahürat yapıyorlar. 5-7 yaş kızlar için projelerimiz var. Tüm okulları taramak için hazırlık yapıyoruz'' dedi.

Genç kızlar için rol model bulmalıyız

Türk kızlarının önünde bir çok engel olduğuna vurgu yapan Jesica Carmıklı, ''Türkiye'ye gelip bu engelleri görünce çok şaşırdım. Oysa onların da 'Ben yapabilirim' demesi lazım. Ben Amerika'dayken Mia Hamm, Julia Hayden gibi ünlü kadın futbolcuları erkek futbolcuları tanımadan önce tanıdım. Genç kızlar onlardan ilham aldı. Rol modellik çok önemli. Amerika'da kadın futbolu böyle gelişti. Biz de Amerikan sistemini alabiliriz. Liderlere ihtiyacımız var. İyi bir rol model seçilmeli. Taraftarlarla bu işi büyütebiliriz diye düşünüyorum. Beşiktaş maç günlerinde bizim tanınmamızı sağladı. BJK TV'de maçlarımız yayınlanınca, genç kızlar, ''Beni de ileride ailem buralarda görebilir' diye düşünmeye, hayal kurmaya başladı. Kadın futbolu, erkeklerden farklı piyasalara hitap edebilir. Kadın futbolunu izleyenler arasında çok geniş bir profil var. Beşiktaş'ta inanılmaz seyircilere ulaştık. Bu bize gelecekte nerelere ulaşabileceğimizi gösterebilir'' diye konuştu.

Eşit bir şekilde kaynaklar paylaştırılmalı

İş hayatındaki bir ayrımcılık sonucunda kadın futbolunda yönetici olduğuna dikkat çeken Ebru Köksal, ''İkinci çocuğum olduktan sonra çalıştığım yerden artık faydalı olamayacağımı söyleyerek beni iş yaptığımız Galatasaray kulübüne tavsiye ettiler. Bir tesadüf sonucunda 23 yıl boyunca futbolda ve kadın futbolunda yöneticilik yaptım. Hala dünyada hakemlerin yüzde 10'u, Antrenörlerin yüzde 7'si, yöneticilerin yüzde 9'u kadın. Oysa futbolu yüzde 50-50 izliyoruz. Kadınların öncelikle elit oyuncu olmaları, ardından da yönetici olmaları gerekiyor. Önümüzde engeller var. Her şey yatırımlarla başlıyor. Yatırımın sadece yüzde 2'si kadın futboluna gidiyor. Oysa erkek futbolundan sadece yüzde 2 tasarruf yapılsa, kadın futbolunun geliri yüzde 100 artacak. Büyük statlarda yüksek maliyet nedeniyle oynanmasına hoş bakılmıyor.İş yatırım yapmaktan geçiyor'' dedi.

Eşit bir şekilde kaynaklar paylaştırılmalı

Kadın futbolcular hala amatör ya da yarı profesyonel olarak oynandığının altıni çizen Köksal, ''Kadın futbolcular yan işler yapmak zorunda kalıyorlar. Dünya standartlarında kontratlar olmalı. Dünya'da da bir çok antrenör az ücret alıyor. Her şey kaç maç yaptığınla ilgili. Gençler yada kızlarda ligler yok. Erkek Akademi Ligleri çocuk yetiştirip satabiliyor. Kadın futbolu için böyle bir şey yok. Gelecekte en büyük gelir kadın futbolundan gelecek. Aslında futbolu, erkek futbolu ve kadın futbolu diye ayırmamak gerekiyor. Orda sadece futbol var. Bizlerin bu yaklaşım içerisine girmemiz gerekiyor. Umudumuzu kaybetmeden yola devam etmek lazım. Kısa yollarla ilerlemeliyiz. TFF, Süper Lig takımlarına, 'kadın futbol takımı kurarsanız, doğrudan Kadınlar Süper Ligine alırız' dedi. Bu önemli bir gelişme oldu. UEFA kadın futbolu haklarını ayrı pazarlıyor. İngiltere kadınlar futbol liginde takımlar kendi ayakları üzerinde duruyor. Kadın futbolunda hala karar mekanizması erkekler. Onları içerisinden bu işe destek olacaklar çok önemli olacak'' şeklinde konuştu.