reklam
reklam

Tarih ve kültür kenti

Eklenme Tarihi: 23 Haziran 2022, Perşembe - 15:56   Okunma Sayısı: 69420
Yeşilin her tonundan, mavinin sonsuzluğuna doğru uzanan doğal güzelliği ile büyüleyen Kastamonu, taşlı sokakları, evliyaları, tarihi yaşatan konakları, panoramik dağları ile tarihini ve kültürünü korumuş bir kent.

Paleolitik dönemden günümüze kadar bir çok medeniyete ev sahipliği yapan Kastamonu çok zengin bir tarihe ve kültüre sahip. Frig, Lydia, Pers, Helen, Pontus, Roma, Selçuklu dönemlerinde önemli bir yerleşim yer olan Kastamonu, Osmanlı zamanında ise sancak haline geldi. Kurtuluş Savaşı dönemlerinde çok önemli bir rol oynayan Kastamonu, düşman işgal görmemesine rağmen verdiği şehit sayısı bakımından üçüncü sırada yer alır. Ortasından geçen Karaçomak deresi, her köşe başındaki tarihi ve kültürel eserleri, camileri, medreseleri, külliyeleri, hamamları, türbeleri, konakları, heybetli kalesi, diller destan yöresel yemekleriyle Kastamonu yaz-kış ziyaret edebileceğiniz bir yer. Mahalli el sanatlarının en güzel örnekleri olan çarşaf bağları, baskı sofra bezleri, yerli dokumalar, ağaç oyma eşyaları, şimşir kaşıkları, örme sepetleri, müzik aletleri, kıstı takıları ziyaretiniz esnasında alabileceğiniz hediyelikler arasında yer alıyor. Ilgaz Dağı Milli Parkı'nın 750,86 hektarı Kastamonu il sınırları içerisinde bulunuyor. Kastamonu'nun sahip olduğu tarihi ve kültürel mirası kadar bir diğer zenginliği de harikulade doğası. Zengin orman örtüsü, çeşitli yaban hayvanları, nefis piknik yerleri ve alabalığı ile görenlerin unutamayacağı özelliklere sahip. Kastamonu'nun 40 km. güneyindeki Ilgaz Dağı ise kayak merkezi kış aylarında büyük rağbet görüyor. Ilgaz Dağları özellikle sonbahar aylarında yeşil, sarı, turuncu, kırmızı renkleriyle adeta bir renk cümbüşü oluşturuyor. Ilgaz Dağı Milli Parkı’nda ATV turu ile doğanın tadını çıkartabilirsiniz.

Cam terastan büyüleyici manzara

Kastamonu'nun Azdavay ilçesindeki Çatak Kanyonu'nda 450 metre yükseklikte kurulan cam teras, ziyaretçilerine doğanın renkleriyle bezenmiş büyüleyici bir manzara sunuyor. Bir diğer seyir terası ise, Pınarbaşı İlçesi Muratbaşı Köyü'nde bulunuyor. Bu terastan Valla Kanyonun muhteşem manzarasını seyredebilirsiniz. Şehir ya da kanyon manzarasını seyretmek için cam seyir teraslarını mutlaka ziyaret etmenizi tavsiye ederim. Müzeleri ziyaret ederek Kastamonu’nun tarihi geçmişi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Biz gezimiz sırasında; Kastamonu Müzesi, aynı zamanda şapka müzesi de olan Mimar Vedat Tek Kültür ve Sanat Merkezi, Liva Paşa Konağı Etnografya Müzesi ve Kent Tarihi Müzesini gezme imkanı bulduk. Merkezde deniz olmamasına rağmen, Karadeniz'e kıyısı olan ilçeleri sayesinde Kastamonu çok güzel plajlara ve kumsallara sahip. Cide'de Belediye Plajı, Kadınlar Plajı, Kumluca Yolu Kumsalı, Akbayır Köyü Kumsalı, Doğanyurt Liman İçi Plajı, İnebolu Boyranaltı Plajı, Gemiciler Köyü Plajı, Özlüce Plajı, Abana Belediye Halk Plajı, Tatil Köyü Plajı ve Hacı Veli Köyü Kumsalı en çok ziyaret edilen plajları.

Kastamonu konakları

Kastamonu’da konaklar, diğer tarihi yapılarla birlikte şehrin kültürel kimliğinin korunmuşluk öğesi olarak dikkat çeker. Özellikle kent merkezinde yer alan konakların en önemli özellikleri arasında ilk başta gelen unsur, her bir yapının ön cephelerinde farklı mimari tasarım ve estetik anlayışın hayata geçirilmiş olmasıdır. Kastamonu’nun binlerce yıllık kültür birikiminin yanında, özellikle Beylikler ve Osmanlı dönemlerinde bir idari merkez olması, ülkenin her yanından gelen yönetici, memur, asker, zanaatkâr ve tüccarların kendi kültürleri ile burada var olan kültürel alt yapının birleşmesinden doğan eklektizmi ile açıklanabilir. Kastamonu konaklarındaki bir diğer önemli farklılık ise, diğer konakları ile ünlü kentlerle karşılaştırıldığında ortaya çıkmaktadır. Kastamonu’nun iki katlı konaklarında zemin kat, diğer kentlerde olduğu gibi sağır değil, birebir hayata açılan ve günlük yaşamın başladığı kat olmasıdır. Birinci katlar aile yaşamının ortak alanı iken, ikinci katlar ise evin konukları için ayrılmış özel mekânlar olarak tasarlanmışlardır.

Kastamonu’nun sembolü Kalesi

Kastamonu Kalesi şehrin en önemli tarihi miraslarından birisi konumunda. Kalenin Kommenler Hanedanı zamanında 12. yüzyıl içerisinde Türklerin Bölgeye yaptıkları akınlar neticesinde yapıldığı tarih kitaplarında yazılmış. Kalenin alt yapısı Ortaçağ Son Dönem Bizans mimari özelliğini taşırken, günümüze kadar ulaşan kısmı Beylikler döneminde esaslı tamirattan geçirilmiş. Tarihi dokusuyla Kastamonu bölgesi, yüzyıllar boyunca Hititler, Firigler, Kimmerler, Lidyalı'lar, Pers'ler, Pontuslular, Romalılar ve Bizanslıların yerleşim yeri oldu. Kastamonu şehrinin tarihsel çekirdeğini oluşturan Kastamonu Kalesi görkemli görüntüsüyle ziyaretçileri asırlardır selamlamaya devam ediyor.

Evliyalar Şehri Kastamonu

Kastamonu, Anadolu’nun dördüncü büyük evliyası kabul edilen Şeyh Şa’ban-ı Veli başta olmak üzere bir çok evliyaya ev sahipliği yapar. Bu nedenledir ki, kent için 'Evliyalar Şehri' denilir. Kentte bu evliyaların külliyeleri, türbeleri yer alır. Şeyh Şaban-I Veli Hz. (Hazreti Pir) Külliyesi, Benli Sultan Türbesi, Hatun Sultan Türbesi, Müfessir Alaeddin Türbesi, Yılanlı Dergahı Ve Abdül Fettah-I Veli Türbesi, İsa Dede Türbesi, Aşıklı Sultan Türbesi, Atabeygazi Camisi ve Türbesi, Karanlık Evliya Türbesi, Hepkebirler Sahabe Türbesi, Şeyh Ahmet Siyahi Hz. Türbesi, Terzi Köyü Adil Bey Türbesi, Gölköy Şeyh Ahmed Camisi ve Türbesi kentin maneviyatını en güzel şekilde yansıtır.

Tadı damakta yöresel lezzetler

Kastamonu’nun bu doğal ve kültürel güzelliği insanları acıktırmaya yetiyor. Bu nedenle Kastamonu mutfağı, değişik lezzetleri ile damak zevkine hitap ediyor. Etli ekmek, biryan kebabı, döner üstü tirit, çekme helva mutlaka tadılması gereken yiyecekler. Kastamonu yiyecek kültürü bakımından da çok önemli bir yere sahip. Kastamonu denince akla gelen sac üzerinde pişirilen Etli Ekmeği. Kentin pek çok yerinde yiyebileceğiniz etli ekmek Daday’da ayrı bir lezzette yapılıyor. Bölgenin Pastırması çok meşhur olduğu için Pastırmalı Ekmeği de tadılması gerekenler arasında. Özel olarak imal edilen ve tirit simidi adı verilen susamsız simitler kemik suyu ile yumuşatılmasıyla yapılan Tirid yemeği sadece Kastamonu'da bulabileceğiniz bir lezzet. Yumuşayan tiritler daha sonra sırası ile sarımsaklı yoğurdu, baharatlarla kavrulmuş kıyması ve tereyağı dökülüp bekletmeden servis yapılıyor. Kuyu kebabının yiyemedik. Çünkü sonbahar’da gittiğimiz için süt kuzusu bulamadık. Bahar sonu yada yaz başı yolunuz Kastamonu’ya düşerse mutlaka kuyu kebabını deneyin. Türkiye’de çekme helva denince akla Kastamonu gelir. Özel atölyelerde 5 helva ustasının yaklaşık 15–20 dakika çekiştire çekiştire elde ettikleri helvanın tadına doyamayacaksınız. Kastamonu denince gastronomi alanında aklımıza gelen ilk ürün Taşköprü Sarımsağıdır. Keskin ve lezzetli bir tadı olan Taşköprü Sarımsağı, Taşköprü ilçesinin coğrafi işaret belgeli ürünü.

 

Saat Kulesi ve Kambur köprü

Kastamonu'nun simgelerinden birisi olan Saat Kulesi, zamanın valisi Abdurrahman Paşa tarafından İstanbul'dan istenmiş. Saat, Sarayburnu'ndan sökülerek getirilip aslına uygun olarak yeniden inşa edilmiş. II.Abdülhamit zamanında saat İstanbul'da Sarayburnu'nda bulunurken yanlış gitmesi ve zamansız çalması sarayı kızdırmış, saray tarafından cezalandırılarak Kastamonu'ya sürgün edilmiş. Dere üzerindeki köprülerden en ilginç olanı 1501 yılında Kastamonu’da kadılık yapan Nasrullah Efendi tarafından yaptırılan köprü. Yontma taştan yapılmış olan beş kemerli köprünün üzerinde iki adet sadaka taşı yer alır. Asimetrik bir görünümde olan köprü halk arasındaki adı Kambur Köprü olarak da adlandırılıyor.

 

Atatürk ve Şehit Şerife Bacı Anıtı

Şehit Şerife Bacı Kurutuluş Savaşı’nda İnebolu’dan Kastamonu ’ya cephane taşıyan kahraman Türk kadınını temsil etmektedir. Şerife Bacı 1921 yılının çetin kış şartlarının hüküm sürdüğü aralık ayında sırtında çocuğu, önünde kağnısı ile kışla önüne kadar gelmiş, mermileri ve çocuğunu korumak uğruna donarak şehit olmuştur. Kurtuluş Savaşı yıllarında gönüllü kadın erkek birçok kişi İnebolu-Ankara lojistik hattında cephane ve mühimmat taşıyarak milli mücadeleye destek vermiştir. Verdikleri destekler sayesinde savaşın kaderi önemli ölçüde değişmiştir. Şerife Bacı da bu gönüllü kahramanlardan biridir. Onun ve diğer gönüllü kahramanların adını yaşatmak üzere Prof. Dr. Tankut Öktem tarafından 1990 yılında Cumhuriyet Meydanı'na Kastamonu Türk Kadınları Anıtı olarak da bilinen Atatürk ve Şehit Şerife Bacı Anıtı'nı yapılmıştır.

Kaynak: ÖZEL HABER
Editör: MURAT İLTER

reklam alanı

YORUMUNUZU BIRAKABİLİRSİNİZ

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.

MOBİL UYGULAMAMIZ

HABER ARŞİVİ


Yeşim Demir'le Rüya Yorumu


KÖŞE YAZARLARI

reklam
reklam