İster soğuk kış günleri olsun, isterse de sıcak yaz günleri. Artık yemek kültürümüzün en önemli aktörlerinden olan çorba kahvaltıları süsleyen bir lezzete dönüşmeye başladı. Çorba, tüm sofraların hiç kuşkusuz ki baş tacı. Osmanlı saray mutfağından bizlere kalan kültürel bir miras olan çorba kültürü, artık sabah kahvaltılarının da vazgeçilmezi haline gelmeye başladı. Bugüne kadar Anadolu'da pek çok kentte sabahları dumanları üzerinde tüten çorbacıları, sabahın ilk ışıklarıyla birlikte dolduran müdavimlerini görmüştüm. Ancak büyük kentlerde çorba ister lokantada olsun, ister evlerde olsun öğlen ve akşam yemeklerinin başlangıç menüsünden öteye gidememişti. Ancak son yıllarda, ardı ardına açılan enfes çorbacılar ve daha önce hiç tatmadığımız ancak Osmanlı saray mutfağının baş tacı çorbaların tariflerinin yer aldığı yemek programları ile içimizdeki çorba aşkı da artık kahvaltılara kadar geldi. Bir çok otelde, sabah kahvaltısında çorba köşesi olduğunu görmüş ve 'Sabah sabah çorba mı içilir' diyerek yadırgamıştım. Ancak güne sımsıcak, lezzetli, enfes bir çorba ile başlamanın aynı zamanda sağlıksal faydaları da varmış.

Kahvaltıda çorba çok sağlıklı

Kahvaltıda çorba içmek hem içimizi ısıtacak bir öğün fikri hem de içeriğinde bulunan zengin vitamin ve lif kaynakları ile besleyiciliği açısından da güzel bir alternatif oluşturuyor. Ancak fazla yağlı ve sakatat içeren çorbaların sabahları yoğun miktarda içilmesinin zararlı olabileceğini unutmayın. Vücudumuz ve ruhumuz için harikalar yaratabilecek sağlıklı besinlerle dolu olan çorbanın günün ilk öğünü olduğunda sağlığımız için bir çok faydaları bulunuyor. Sabah kahvaltıda çorba içtiğinizde, güne hem sıcak, hem de besleyici ve aynı zamanda da sindirimi zorlamayan  bir başlangıç yapma imkanı bulmuş oluyorsunuz. Midemiz çok çiğnenmiş, hazmı uzun zaman gerektirecek besinler yerine hem pratik ve ekonomik bir çözüm yolu olarak çorbalar çok doğru bir tercih durumuna geliyor. Doğru malzemelerle yapılan çorbanın vücudumuz için besleyici olduğunu da unutmamak gerekir.  Çorbalar,  hafif olduğu kadar aynı zamanda da besin değeri yüksek yemek olmalıdır. Çorba ayrıca tokluğu arttırdığı için öğünler arasında atıştırma dürtüsünü de tamamen ortadan kaldırır.

Sebzeli çorbalar besin deposu

Sebzeli çorbalar, yüksek besin değeri taşıdığı için insan vücudu için son derece yararlıdır. Düşük enerji içerdikleri için beslenme açısından son derece harika bir seçenek olarak karşımız çıkmaktadır. Vücudumuz vitaminler ve mineraller dahil olmak üzere birçok temel besin maddesine ihtiyaç duyar. Bu nedenle, hem vitamin, hem mineral hem de besin değeri yüksek bir çorba tam da aradığımız besin olabilir. Bu nedenle ev yapımı çorbalar dışarıda içeceğimiz çorbalardan çok daha fazla besin değerine sahip olacaktır. Ticari kaygıdan uzak olarak hazırlanan bu ev yapımı çorbalarda, vitamin, mineral ve besin değerini istediğimiz gibi ayarlayabiliriz. Doğal olarak uzmanlar da ev yapımı çorbalar önermekteler. Ev çorbanızı yaparken, içerisinde kullandığınız sebzelerin cinsini, adetini ve pişirme şeklini kontrol edebilirsiniz.

Hazır çorbalara dikkat

Hazır çorbalar gününüzü kurtarma yardımcı olan pratik yemek alternatifleridir. Ancak, hazır çorbaların ve paket çorba karışımlarında  sodyum ve nişasta olması nedeniyle protein açısından nispeten düşük ve karbonhidrat açısından yüksek olma eğilimindedir. Evde çorba yemek istiyorsanız, mutlaka sebzelikteki ürünlerden yola çıkarak pratik bir çorba hazırlamak, besin değeri yönünden daha iyi olacaktır. Elbette ki içindeki tuz oranına dikkat etmek kaydıyla. 

Kahvaltıda çorba içmenin faydaları

Tüm besinler vücutta farklı zamanlarda sindirilir. Bu süre; birçok faktöre bağlı olarak değişim gösterir. Tokluk süresi, yiyeceklerin bağırsağa geçmeden önce midede kaldığı süre ile ilişkilidir. Hızlı sindirilen besinler midenizden hızla geçer, bu yüzden sizi tok tutmaz. Vücuda giren herhangi bir besinin  mideden geçip bağırsağa geldikten sonra tam olarak sindirilmesi ise 24-36 saat sürüyor. Yağ oranı yükseldikçe de sindirim süresi artıyor. Çorbamızdaki lif oranı yüksek olduğunda tokluk süresi uzar. Ancak; sindirimin çok da uzaması, sistemimizin sindirimle fazla meşgul olması vücudumuzu yorar ve enerjisini gereksiz kullanarak yenilenme ve iyileşme ve dinlenmeye alan bırakmaz. O yüzden ne yediğinden ziyade, neyi hazmettiğin daha değerli. Doymak için  karbonhidrat ağırlıklı, yağlı ve ağır yemekler yerine çorba seçeceği benim ilk sıramda. Çorba;  midede fazla yer kaplayarak kısa sürede doygunluğa ulaşmanızı kolaylaştırır ve sonrasında  daha fazla yemenizi önler. Böylece hem öğünde, hem de gün içinde daha dengeli beslenebilirsiniz. Sağlık açısından, ilk öğün olarak çorba içmek her zaman daha iyidir ve isterseniz  ardından yine kolay sindirilen besinlerle devam edebilirsiniz. Ardından ağır yediğinizde, sindirim sürecini bozabilir ve hatta mide ağrısına neden olabilir.

Tüm besinler bir arada

Çorba  başlı başına tüm besin öğelerini aynı anda  almanın en iyi yollarından biri. Çorba pişirirken yeşil, turuncu ve kırmızı  farklı sebzelerin kullanılması, kök sebzelerle desteklenmesi faydayı arttırır. Yemek esnasında katılan baharatlar ve sonrasında ekleyeceğiniz maydanoz ve dereotu gibi yeşil otlar, et suyu, tavuk suyu çorbanızı daha da sağlıklı hale getirecektir. Çorba yaparken yaratıcılığınızı çok daha rahat ortaya koyabilirsiniz. Diğer yemeklerde olduğundan daha fazla sebzeyi karıştırma özgürlüğü verirken, bu aynı zamanda size mutfakta pratiklik sağlayıp zaman kazandırır. İçinizi ısıtacak bir besin olduğu gibi ruhsal anlamda da kendinizi mutlu hissetmenizi sağlayacaktır. Yemeğin aynı zamanda bizim ruhumuzu da beslediğini hiç unutmayın. O tabakla ne kadar çok bağ kurarsak, şifası da o kadar hızlı ve etkin olur.

Çorba vücudun sıvı ihtiyacını da karşılar

Çorbalar vücudun sıvı ihtiyacını destekleyen lezzetli alternatiflerdir. Su içeriği yüksek olan çorbalar özellikle yaz mevsimlerinde vücudun susuz kalmasını önleyen, kışın ise yeterli sıvı almadığımız zamanlarda su açısından doğru yiyecektir. Çorba vücudunuzun nemli kalmasına da  yardımcı olur. Çorba, sadece su içermesinin ötesinde, vücudunuzun nemi korumasına yardımcı olan diğer mineralleri de içerir. Üşüdüğünüzde bir kase çorba içimizi ısıtmak için harika bir yoldur.  Vücut sıcaklığınızı artırmak için kış aylarında sebzeli ve baharatlı bir çorba uzmanlarca da önerilmekte. Güne sıcacık bir çorba ile başlamak kadar, çorbayı doğru içmekte oldukça önemli. Enzimlerin daha kolay etkileşmesi ve mideye zarar vermemesi için ağzınızda yeterince soğuması gerekir. Yani çorbayı sıcak, sıcak yuttuğumuzda midemiz ve sindirim sistemimiz için sorunlara neden olabilir. Bu nedenle çorbayı içmek kadar yemek gerektiğini de unutmamalıyız. Çorbanın sindiriminin ağızda başladığını, kaşığımızdaki çorbanın ağzımızda kaldıkça, sindirim ve midemiz için uygun sıcaklığa düşeceğini göz ardı etmemeliyiz. Çok sıcak da tıpkı çok soğuk gibi sindirim salgıları üzerine etki eder ve sindirimi zorlaştırır. Bu önerileri dikkat aldığımızda içtiğimiz çorbalar, lezzetleri kadar vücudumuza da faydalı hale gelmiş olacaktır.