reklam
reklam

Tarihin kadim ilçesi

Eklenme Tarihi: 8 Mayıs 2022, Pazar - 23:38   Okunma Sayısı: 119566
İslam aleminin en kutsal değerleri arasında gösterilen Eyüp Sultan Camii'sinin adını verdiği İstanbul'un kadim ilçesi Eyüpsultan, bağrındaki bir çok camii, çeşme, medrese ve hamamlarla tarihi her solukta yaşayan bir semt. Eyüpsultan ayrıca Haliç ve İstanbul'un en güzel manzaralarının izlendiği seyir tepesi ile de ziyaretçilerine görsel bir ziyafet veriyor.

İstanbul'un tarihi ilçelerinin başında gelen Eyüpsultan ilçesi, adını İstanbul'un Emeviler tarafından kuşatılması sırasında şehit olan sahabelerden Ebu Eyyüp Ensari'den almakta. Roma ve Bizans döneminde 'Altın Boynuz' olarak adlandırılan Haliç'in iç kısmında yer alan Eyüpsultan, hem tarihi kadim dokusu, hem de mistik doğal güzellikleriyle İstanbul'un incileri arasında yer alıyor. Eyüpsultan ilçesi, İdris Tepesi ya da diğer adıyla Pierre Loti'nin muhteşem Haliç manzarası ile adeta özdeşleşmiş durumda.  Teleferik ile çıkılan seyir terası, sadece Eyüpsultan değil, İstanbul'un yedi tepesi ve Haliç'in en güzel manzaralarını izleme olanağı sunuyor. Eyüp Sultan Camii, Kabristanı, Külliyesi ve çevresindeki onlarca tarihi camii, çeşme, medrese ve eğitim kurumları ile Eyüpsultan, tarihi her solukta yaşayacağınız istisna bir ilçe.

Eyüp Sultan Camii

Eyüpsultan ilçesiyle adeta özdeşleşen Eyüp Sultan Camii, adını Emeviler döneminde İstanbul'un fethi için gelen İslam Ordusun içinde yer alan sahabelerden birisi olan Ebu Eyyub Ensari Halid bin Zeyd'den almaktadır. Bu seferde şehit olan Eyyub Ensari'nin mezarı, 806 yıl sonra Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul kuşatmasında, askerin moralinin çöktüğü bir zamanda Akşemseddin Hazretleri tarafından bulundu. Adına bir türbe yapılması ve hitamında bir cami'i şerif inşa edilmesiyle Osmanlı ordusunun maneviyatı yükselmiş ve İstanbul'un fethine zemin hazırlamıştır. Daha sonraki yıllarda yeniden yapılan ve çeşitli zamanlarda onarılan mabet, tek büyük kubbelidir. Bunun etrafında 8 yarım kubbe ve köşelerde de 4 küçük kubbeden oluşan Eyüp Sultan Camii, eyvan Mihraba ve mermer Minbere sahip.  Kubbesi altı taş sütuna oturtulan Eyüp Sultan Camii'nin mihrap tarafı hariç üç tarafında galeriler bulunuyor. Sağ ve solundaki çift şerefeli zarif minareleri Sultan III. Ahmed devrinde ilave edildi. Son cemaat yerinin önünde altı sütunlu ve yedi kubbeli bir revak bulunmakta.  Cümle kapısı önündeki iç avlunun iki kapısı vardır. Deniz tarafına açılan kapının üzerinde ve iki tarafında ayet-i kerimeler yazılı. Hemen yanında Kıbrıs fatihi Mustafa Paşa'nın türbesi bulunmakta. Şimdiki şadırvan avlusuna açılan ikinci kapının da iç ve dış taklarına ayetler hak edilmiş. Yanında Beşir Ağa türbesi var. Şadırvan avlusundaki şadırvan, Sultan III. Selim zamanında yapılmış. Bu avlunun da Çarşı Kapısı ve Musalla Kapısı adları ile anılan iki kapısı var. Çarşı kapısı üzerine, iki taraflı ayetler yazılı.

Her taşın altından tarih çıkıyor

Eyüpsultan, camiileri, türbeleri, medreseleri, kütüphaneleri, tekkeleri, Mevlevihaneleri, ve mektepleriyle her köşesinde, her taşında tarihin yeniden canlanarak, hayat bulduğu bir semt. Bu önemli tarihi eserler arasında; Hüsrev Paşa Kütüphanesi, Nazperver Camii, Feridun Paşa Türbesi, Ebu Derda Türbesi, Çeribaşı Camii, Selami Efendi Tekkesi, Saçlı Abdülkadir Camii, Hüsrev Paşa Tekkesi, Adile Sultan Türbesi, İsmihan Sultan Sıbyan Mektebi, Baba Haydar Camii, Kara Süleyman Tekkesi, Aşçıbaşı Ahmet Ağa Camii, İdrisi Bitlisi Sıbyan Mektebi, Abdurrahman Paşa Türbesi, Kaşgari Murteza Efendi Tekkesi, Beşir Ağa Medresesi, Kaptan Paşa Camii, Bahariye Mevlevihanesi, Arpacı Hayrettin Camii, Bulak Mustafa Paşa Türbesi, Cafer Paşa Medresesi, Arakiyeci Camii, Nazlı Defterdar Mahmut Efendi Camii, Afife Hatun Tekkesi, Sultan Reşad Türbesi, Ebussuud Efendi Sıbyan Mektebi, Ebu Eyyub El Ensari Türbesini saymak mümkün.

En özel buluşmaların adresi

Her ne kadar Eyüpsultan'ın seyir tepesi Türk dostu Fransız edebiyatçı Pierre Loti'nin ismiyle anılsa da, Osmanlı kayıtlarında İdris Tepesi olarak geçiyor. Bitlis kökenli İdris-i bitlisi, Sultan II. Bayezid zamanında devlet hizmetine girdi. Yavuz Sultan Selim ve Kanuni Sultan Süleyman dönemlerinde yaşadıktan sonra vefatı ile birlikte Eyüp sırtlarına defnedildi. Tıp kozmografya, felsefe, tasavvuf, siyaset, ahlak ve tarih gibi değişik alanlarda eserler bırakan bilim ve siyaset adamı İdris-i Bitlisi'nin adı bu seyir tepesine verildi ve o tarihten itibaren İdris-i bitlisi tepesi adıyla anıldı. 1876 yılında İstanbul'a gelerek buraya yerleşen ve sık sık bu tepedeki bir kıraathaneye gelerek kahvesini yudumlayan Türk dostu Fransız roman yazarı ve doğa bilimci Julien Viaud'dan dolayı daha sonraki yıllarda bu seyir alanına yazarın takma ismi olan Pierre Loti denilmeye başlandı. Eşsiz bir İstanbul manzarasına sahip bu seyir alanına teleferikle çıkmak mümkün.

Padişahların ünlü cülus yolu

Fatih Sultan Mehmet'ten Vahdeddin'e kadar Osmanlı saltanat gelenekleri içinde padişahların tahta çıktıklarında kılıç kuşanıp ata bindikleri, cülus törenlerinin yapıldığı cülus yolu, Eyüp Sultan Camii arkasındaki tarihi yoldur. Bostan İskelesi Sokak olarak da bilinir. Cülus Bahşişi; Padişahın ölümü veya tahttan indirilmesi üzerine tahta geçen yeni padişah tarafından askerler ve memurlara verilen hediyenin adı denilebilir. Osmanlılarda iki çeşit cülûs bahşişi vardı. Birisi bir defaya mahsus olmak üzere verilir diğeri ise askerlerin ulufelerine zam yapılmasıyla gerçekleştirilirdi.İlk dönemlerde hükümdarların tahta çıkışı nedeniyle verdiği bir hediye biçiminde olan cülus bahşişi, Sultan I.Abdülhamit döneminde kaldırıldı.

Fuar alanı olan meşhur Feshane

1835 yılında Osmanlı ordusunun fes, aba, kumaş gibi ihtiyaçlarını karşılamak için kurulan Feshane binası, uzun yıllar işlevsiz halde kaldıktan sonra restorasyonu yapılarak değişik bir kimliğe kavuştu. Her türlü organizasyon, toplantı, seminer, konser, gala, davet, sergi ve kültür etkinlikleri için kullanılabilen bir mekan haline dönüşen Feshane, günümüzde özellikle Anadolu şehirlerini tanıtan fuarların yapıldığı bir alan olarak biliniyor.

Tarihle yaşıt Hamamlar

Eski Yeni Hamam, Eyüp'te, Eski-Yeni Caddesi üzerinde ve Eyüp Hamamı Çıkmazı ile Kemikçi Çıkmazı arasında yer alır. Hamam, yakınındaki Bali Hoca Camiinden dolayı, Bali Hamamı adı ile de anılır. Hamam bugün, şeker imalathanesi ve satış yeri olarak kullanılmakta. Eyüp Sultan Hamamı ise Eyüp Camii civarında, Silahdar Ağa Caddesi'nin sol köşesinde ve Yusuf Muhlis Paşa Caddesi ile Eyüp Hamamı Sokağı arasında olup kapısı Silahdar Ağa Caddesi üzerindedir. Hamam, Hazret-i Hâlid vakfından olup elan faaliyettedir. Evliya Çelebi'ye göre, İstanbul'un fethinden sonra ilk yapılan hamamdır.

 

Osmanlı'dan yadigar çeşmeler

Eyüpsultan semti, görkemli çeşmeleriyle de ünlüdür. Bunlar arasında; İslam Bey Mahellesi'nde, Tahta Minare Caddesi İle Tahta Minare Bostan Sokağının birleştiği yerde yer alan Alemdar Mustafa Paşa Çeşmesi, Eyüp Nişancası'nda, Çinili Çeşme Sokağı üzerinde ve Gülsuyu Sokağı'nın tam karşısında duran Çinili Çeşme, Sokullu'nun Eyüpsultan'da yaptırdığı çeşmelerden bir tanesi olan Hattat Mehmet Çeşmesi, Alaca Tekke Sokağı üzerinde ve Arpacı Hayrettin Sokağı karşısındaki Kanuni Çeşmesi, Bostan iskelesi Sokağı üzerinde ve imaretinin sağ tarafındaki muhteşem sebilinin iki tarafında bulunan yekpare mermerden yapılma Mihrişah Sultan Çeşmeleri, Bostan İskelesi Sokağı üzerinde ve Mihrişah Valide Sultan İmareti ile Hüsrev Paşa Kütüphanesi arasında ve Boyacı Sokağı karşısında duran Mihrişah Valide Sultan Sebili, Zal Paşa Caddesi üzerindeki Nakkaş Hasan Paşa Türbesi'nin cephesinde, Mihrap şeklindeki çeşmenin ayna taşı üzerinde, yelpaze şekli ve onun üzerinde ise kabartma şadırvan kubbesi bulunan Nakkaş Hasan Paşa Çeşmesi, Yavedûd Caddesi üzerinde Türk barok mimarisinin güzel bir örneklerinden olan cephesi mermer kaplı, büyük hazneli, ayna taşı kabartma motifli ve iki tarafı oluklu sütunlarla şekillendirilmiş Pertevniyal Valide Sultan Çeşmesi, Zal Mahmud Paşa Camiinin, Defterdar Caddesine açılan avlu kapısının sağ tarafında bulunan Zal Mahmud Paşa Çeşmesi sayılabilir.

Kaynak: ÖZEL HABER
Editör: MURAT İLTER

reklam alanı

YORUMUNUZU BIRAKABİLİRSİNİZ

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.

MOBİL UYGULAMAMIZ

HABER ARŞİVİ


Yeşim Demir'le Rüya Yorumu


KÖŞE YAZARLARI

reklam
reklam