Parlak bir iş yaşamını ve parayı bir kenara itip musıkiyi hayat biçimi olarak seçen, tercih Yaşadığı zorluklara rağmen gerçek musıkiyi dinletmekten hiç vazgeçmeyen Zeki Çetin’i yakından tanıyanlarına sorduk;

Necati Gürbüz Çağdaş Sigorta AŞ Yönetim Kurulu Başkanı;

Zeki beyle dostluğumuz bundan yaklaşık 55 yıl once Aksaray Lunapark’ta sahneye çıktığı dönemlerde başladı. Bütün dünyayı etkisi altına alan salgın bizleri ayırmıştı. Ama en son 3 Mart’ta küçük bir grupla yaş günümü kutladık. Bana böyle veda etmiş oldu Zeki Çetin.

Çeki Çetin’in Pınar Restoran’ı gerçek Türk Musıkisi’nin dinlenebildiği İstanbul’daki belki de tek müzikholdü diyebiliriz. Musıkisever dostlarımıza tavsiye edebileceğimiz, gönül rahatlığıyla dostlarımızı götürebileceğimiz nadide bir mekandı Pınar Restaurant ve çok özel bir sanatçıydı Zeki Çetin. Çok zorluklar yaşadı ama asla sanatından ödün vermedi. Onlarca sanatçıyı da Türk musıkisine kazandırdı. O gülen yüzünü ve billur sesini çok özleyeceğiz. Nurlarda uyusun.

İsmet Akkoç Gazeteci

Zeki Çetin abimle 1999 yılında gazeteci abim Aykut Ünker vasıtasıyla tanıştım. İyi ki tanışmışım. Pınar Restaurant’ta bir aile ortamında gerçekleşen programlarında defalarca birlikte olma hatta birlikte şarkı söyleme şansı yakaladık. Doğum günlerinde evlenme yıldönümlerinde “Benim 35 bin kişilik ailem” dediği dostlarına özel jestler yapardı. Aslında ben müşteriler için kullanılan misafirler sözcüğünü hiç sevmem, ben gittiğim yerde misafir değil müşteri olmayı tercih ederim ama, Zeki Çetin’in Pınar Restaurant’ında gerçekten müşteri değil de misafir gibi ağırlanırdık.

“Musıkiyi bilmeyen, musıkiden keyif almayan bizim dükkana gelmez” derdi Zeki Çetin.

Musıki aşığı olduğu kadar teknoloji sevdalısıydı da Zeki Çetin, o yıllarda Maltepe’de yayınladığım EKOHABER isimli gazeteye reklama ihtiyacı olduğundan değil, sadece bizlere destek olmak için ilanlar vermişti Zeki abi. İlk kez bir ilanda internet sitesi adresini, ilk kez mail adresini Zeki Çetin’in Pınar Restaurant ilanlarında kullanmıştık.

Fotoğraf makinasının video kamerasının en son modellerini Zeki Çetin’de görürdünüz. Kamerayı salona kendi yerleştirir programlarının arşivini yapardı. Sahnede olmadığı zamanlarda fotoğraf makinasını eline alır salondaki dostlarının fotoğraflarını kendisi çekerdi. Böylesine de mütevazı bir insandı. Nurlarda yatsın, mekanı cennet olsun

Esra Bozkurt İrikaya Ses Sanatçısı

İnsan içinde birçok duyguyu barındırıyor. Benim için en değerli olanlar MERHAMET, ve İYİ NİYET... Kıymetli hocam, manevi babam ZEKİ ÇETİN bu güzel duyguları o güzel yüreğinde fazlasıyla bulunduran bir insandı... 20 yılın içine çok şey sığdırdık, herkesi çok sever, değer verir, karşısındakini üzmemek için eliden geleni yapardı. Kendisinden, hayat tecrübesi, ahde vefa ve Türk musıkisi adına çok şey öğrendim. Ömrüm yettiğince öğrendiklerimi ve ismini yaşatmaya gayret edeceğim. Hepimizi öksüz bıraktı, üzüntüm sonsuz. Kabri nur, mekanı cennet olsun..

Ayşe Ekiz Ses Sanatçısı;

İnsan biriktirmenin, dostluğun, idealizmin yaşayan sembolüydü Zeki Çetin.. Beni sahneye çıkmaya ikna eden, sahiplenen,sahnemizi izlemeye gelen dostlarla hayatı paylaşmanın güzelliğine vakıf bir insandı. Pınar Restaurant misafirleri en kusursuz, en özel ağırlama adına bir okuldu bence. Ondan çok şey öğrendim ömür boyu sadece bunun için bile duacısı olacağım

Türk Müziğinin en büyük neferlerinden birisiydi Zeki abim, her nesilden pek çok kişiye el uzatmış, kapısını açmış bir müzik aşığı..Yeri dolmayacak..

Özgür Koban Keman sanatçısı;

Zeki Çetin abimle uzun yıllar birlikte çalışmış olmanın gururunu yaşıyorum. Pınar Restoran bir müzikhol olmanın çok ötesinde gerçek Türk musıkisinin yaşatıldığı bir mekandı. Burada Zeki abiye eşlik etmek bizler için için sadece bir iş değil once kendi ruhumuzu sonra musıkiseverlerin ruhunu dinlendirmekti. Gönül defterimin musıki sayfası yırtıldı artık. Ustamla son kez yüz yüze bir konser vermek isterdim. Yolundan gitmek mirasıdır bana.

Kamil Topçu Ud sanatçısı ve solist;

1996 yılında fasıl yapmak için gittiğim müzikholde keman sanatçısı Mustafa Uzunoğlu ağabeyim vasıtasıyla tanıştım büyük usta Zeki çetin’le. Türk Müziği’ne olan tutkusunu, emeğini, titizliğini çokça duyduğum hatta kendi mekanında yapılan tüm programları kaydettiğini ve denetlediğini bildiğim ustanı yanında once fasıl yapacak sonra aynı sahneyi paylaşacaktım. Heyecanımı siz düşünün. Fasıl bitti ve o gün ilk kez Zeki abiyi hayralıkla izledim. Sesine ve sahneye hakimiyeti, repertuvarı, dinleyicilerle iletişimi beni çok etkilemişti.

Ve o gün başlayan tanışıklığımız Pınar Restaurant’ta uzun yıllar solist olarak çalışmama vesile oldu. 2012 yılına kadar keyifle büzik yaptığımız bu çok özel mekanda, musıkiyi bilen özel dinleyicilerle güzel zamanlar yaşadık.

Kendine münhasır, adı gibi zeki, entelektüel, en önemlisi Atatürk sevdalısı Zeki ağabey, gittiğine inanmak çok zor, çok üzgünüm. Yolun aydınlık, mekanın cennet olsun.