İSTANBUL

“TOPLUMU BÖLEN VE KUTUPLAŞTIRAN BİR SİYASETE YER VERMEYECEĞİZ”

Yeni parti oluşumlarının merkeze dayalı bir yönetim olacağını vurgulayan Eski Büyükelçi ve Bağımsız Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz,sistem herkesi kapsayan ve herkesi kucaklayan bir sistem olacak

dedi. Yılmaz partisi hakkında şunları söyledi: Merkez parti olmayacak .Ancak toplumun genelini ilgilendiren ve toplumu ileriye taşıyan radikal dönüşümler olacak. Bu oluşum bu zamana kadar insanların düşündüğü ancak cesaret edemediği bir oluşumdur . Türkiye için gereken budur çünkü Türkiye ancak böyle bir oluşum ile düzlüğe çıkabilir .Bizim oluşumda alt kimlik siyaset anlayışı olmayacaktır. Çünkü Türkiye’ye 82 milyon olarak bakıyoruz ve öyle görüyoruz. Onun dışında toplumu bölen ve kutuplaştıran bir siyasete yer vermeyeceğiz. O düşüncedeki insanlarda bizimle birlikte olmayacaktır.

“TÜKİYEDE’Kİ MEVCUT REJİM ÜLKEYİ TAŞIYAMIYOR”

Partisinin iki önemli eksen çerçevesinde şekilleneceğinin ve bunların özgürlük ve zenginlik olduğunun altını çizen Öztürk Yılmaz, bu iki eksenin önemini şu sözlerle dile getirdi: ilk eksenimiz bireyin özgürleştirilmesidir. Bugün özgür değildir. İkincisi bireyin zenginleştirilmesidir. Birey özgürleştirilip zenginleştirilecektir. Birey nasıl özgür ve zengin olabilir yasal düzenlemeden tutun ekonomik koşullara kadar olur diğer önemli eksenimiz ise ise devletin liyakat, adalet , demokrasi ve hukuk temelinde A’dan Z’ye yeniden düzenlenmesidir. Ve bunlar A’dan Z’ye düzenlenmesi gerekir. Türkiye ‘de rejim değişmiştir mevcut rejim ülkeyi taşıyamıyor ve hükümette bunun farkında . Bu oluşum laf kalabalığı değildir laf kalabalığı yapanlara asla yer vermeyecektir .Çünkü Türkiye’nin kaybedecek zamanı yok. O yüzden ben de sizlere somut şeylerden bahsedeceğim.

“EN TEMEL HAK OLAN EĞİTİMİN ÜCRETSİZ OLMASI GEREKİR “

Yeni partisiyle birlikte Türkiye’de çözülmesi gereken ana konuların başında eğitim olduğunun altını çizen Bağımsız Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz ,Eğitimde bilimsel , sorgulayıcı ve bu yüzyılın gençliğini geleceğe hazırlayacak bir eğitim sistemi yapacaklarını ifade etti.

Eğitim oluşumlarının  A’dan Z’ye parasız olacağını dile getiren Yılmaz, öğrencilerin tüm eğitim hayatı boyunca servisleri ve yemeklerinin  ücretsiz olacağını çünkü en temel hak olan eğitimin parasız olması gerektiğini çünkü başka şekilde nesilleri eğitmek mümkün olmadığını vurguladı.

“NÜKLEER ENERJİ DAHİL YEPYENİ BİR ENERJİ MODELİ SUNACAĞIZ”

Yılmaz, topluma yeni bir enerji modeli sunacağını söyleyerek nükleer enerji dahil yeni oluşumlarında neler yapacaklarını şu şekilde ifade etti:  Türkiye yılda yaklaşık 50 milyar doları enerji ithalatına gidiyor Rusya’ya İran’a Cezayir , Katar’ a gidiyor ve bizim bu kadar parayı verdikten sonra bütün girdiler enerjiyle olduğu için her şey çok pahalı bu yüzden doğru dürüst sanayi olmuyor üretim olmuyor ve toplumu ileriye götürecek yeni bir üretim yapısı çıkaramıyoruz . Çünkü enerjide dışa bağımlıyız ve üretim enerjiye dayalı. Dolaysıyla buna bir çözüm getirmemiz gerekiyor. Nükleer enerji dahil yepyeni bir enerji modeli sunacağız. Türkiye’nin enerjisini yerel olarak kendi üreteceği yepyeni bir enerji modeli sunacağız. Türkiye enerjide dışa bağımlılığını kıracak. Bunu kendi imkanı ve argesi ile geliştirecek. Böylece enerji ucuzlayacak ve üretim artacak. Üretimin artması için enerjinin ucuz olması gerekiyor.

“TÜRKİYE BUGÜN DÜNYA DA TARIMDA LİDER OLMA KONUMUNDA OLABİLİR”

Yerel basınla yaptığı toplantıda tarıma sürekli değinen Eski Büyükelçi ve Bağımsız Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz, Türkiye’nin taraım arazilerini verimli bir şekilde kullanamadığının vurguladı. Tarımda uygun modrel uygulandığı zaman işsizliğinde azalacağını altını çizen Yılmaz, tarım alanındaki görüşlerini şu sözlerle aktardı: Türkiye’nin elinde 43 milyon hektar tarım alanı vardır. Ama maalesef sadece 17 milyon alanı kullanılabiliyor . Türkiye bugün dünya da tarımda lider olma konumunda olabilir. Bugün gıda konusu dünya da çok önemli bir yerde gıdayı kim sağlıyorsa o önemli pozisyondadır. Bizler tarım alanlarını kullanamıyoruz Kırsal’dan çok önemli bir göç var. Kırsal kesimdeki nüfus 4,5 milyona düşmüş durumda. Bizler 1 metre karelik tarım arazisini bile boş bırakmayacağız .

Hangi ürün hangi yöreye uygun onu planlayarak ve seçerek çalışmaları başlatılacağız. Şu anda bizim tarımsal ihracatımız 17 milyar dolar çok komik bir rakam. Halbuki İsrail bizim 35 katımız yapıyor. Hollanda ise bizim 40 katımız ihracat yapıyor . Biz tarımda bitmişiz. İşsizliği önlemek sadece sanayi ile mümkün değil. Bizim modelimizde 4,5 milyona düşen kırsaldaki nüfusu bu işletme modeliyle 1 metre karelik alan boş kalmayacak şekilde devlet ile iştirakçiler arasında yeni bir üretim modeliyle ortaya çıkacağız. Böylece tarımsal ihracat 150 milyar dolara çıkacak. Tarımda bu model uygulandığı zaman işsizlikte azalacaktır. Türkiye’de 1,5 milyon konut fazlalığı var. Bu 1,5 milyon konutu eritemiyoruz. TOKİ’nin görevi şehirlere insan yığmak oldu. Bizler bunun tam tersini yapacağız. Yeni oluşumumuzda TOKİ’nin görevi köylerde örnek köy evleri yapmak olacak. İsviçre, Belçika, Hollanda ,Paris gibi  yaşanabilir bir çevre haline getirip nüfusu dengeleyeceğiz. İşsizliği tarihe gömeceğiz Türkiye tarımda işçi ithal etmek zorunda kalacak. İnsanlık tarihinin başladığı noktadan bu yana tarıma bu kadar elverişli tek ülke Türkiye. Ancak tarımsal kesim bomboş duruyor.

Siyasetin radikal değişimler ve modellere ihtiyacı var.

“TÜRKİYE’NİN ÜZERİNE ATILAN ÖLÜ TOPRAĞIN ATILMASI LAZIM”

Milli ilaç endüstrimizin olmadığını ve bu konuda ülkemizin dışa bağımlı halde yaşadığını belirten Öztürk Yılmaz; Türkiye’nin henüz aşı da kullandığı ilacı bile üretemediğinin ve bugün 15 milyar doların sadece ilaç için harcandığının altını çizdi. Yapılan toplantıda savunma sanayinin önemini sık sık vurgulayan ve dünya ülkelerin  dijitalleştiğini ancak Türkiye’nin geride gittiğini ifade etti. Diğer ülkelerin tarımda, sanayide, eğitimde dijital bir çağ yaşadığını söyleyen Yılmaz, basın toplantısında son sözlerini şu şekilde sürdürdü: Dijitalleşme bizim oluşumun ana gövdesinden  biri olacak. Gerekirse dünyadan teknoloji transfer edeceğiz. Çünkü teknolojiyi elinde bulunduranlar dünya’ya hakimler. Biz gıda, tarım, ticaret, teknoloji, araçta, savunma sanayide de hepsinde dışa bağımlıyız. 28 milyon binek aracımız var tek bir tanesi bize ait değil. Oluşumumuz insanlık alemine somut şeyleri ortaya çıkarabilecek bir oluşum olacak. Oysa Türkiye dünya da  küresel bir lider olma potansiyeline sahip bir ülke. Türkiye’nin gündeminde bunlar tartışılmıyor. İktidar ve muhalefet hepsi aynı bunların Türkiye’ ye verebileceği bir şey kalmadı. Bizler tarım arazilerinin ve madenlerin yabancılara satılmasına son vereceğiz. Bizler Türkiye’nin gündemini değiştireceğiz. Benim yaptığım ve yapmak istediğim bu oluşum bir vatanseverlik, yurtseverlik ve akıp giden zamana karşı bir direniştir. Bu düzenin değişmesi gerektiğine inandığım devrimci bir yaklaşımdır. Türkiye’nin acilen uyanması lazım Türkiye’nin üzerine atılan ölü toprağın atılması lazım. Bizler Türkiye de alevi misin, Türk müsün , Kürt müsün bunları tartıştık. Bizim enerjimizi aldılar. Toplumu da böldüler ve bizleri birbirine düşürdüler. Oluşumumuz ayrımcılığın her çeşidine karşıdır. Türkiye ideolojik olarak bir kesimin elinde bulunacak kadar küçük bir ülke değil. Türkiye’ye yeni bir ufuk açacağız.

ÖZTÜRK YILMAZ KİMDİR

Öztürk Yılmaz 19 Eylül 1970, Ardahan'da doğdu.

Ardahan Lisesi ve ODTÜ Uluslararası İlişkiler Bölümünden mezun olduktan sonra 1996 yılında girdiği Dışişleri Bakanlığı'nda sırasıyla Balkanlar, AGİT, Ortadoğu, Orta Asya ve Kafkasya Daireleri'nde Daire Başkanı, daha sonra da Başbakanlık Dışişleri Başdanışmanlığı'nda Daire Başkanı olarak görev yaptı.

Avrupa Birliği'nin kalkınma ve entegrasyonu konusunda (VUB-Brüksel) master yaptı.

Yurtdışında ise sırasıyla Kırgızistan Büyükelçiliği, Brezilya Büyükelçiliği ve Avrupa Birliği Daimi Temsilciliği'nde Müsteşar olarak görev yaptı. 

15 Temmuz 2013 tarihinde Türkiye'nin Musul Başkonsolosu olarak atandı.

11 Haziran 2014 tarihinde IŞİD tarafından Musul Başkonsolosluğu'na yapılan baskın sonrası 43 kişiyle birlikte 101 gün boyunca alıkonuldu.

20 Eylül 2014 tarihinde 43 personeli ile birlikte serbest bırakıldı.

2 Temmuz 2015 tarihinde Büyükelçiler Kararnamesi ile Türkiye'nin Tacikistan Büyükelçisi olarak atandı.

3 Eylül 2015 tarihinde bu görevinden istifa ederek 26. dönem TBMM seçimleri için Cumhuriyet Halk Partisi'nden Ardahan 1. sıra milletvekili adayı oldu.

1 Kasım 2015 tarihinde yapılan erken genel seçimlerde Cumhuriyet Halk Partisi'nden26. Dönem Ardahan milletvekili seçildi.

24 Ocak 2016 tarihi itibarıyla CHP Dış İlişkilerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısıdır.

Evli ve 3 çocuk babası olup İngilizce ve Rusça bilmektedir.