reklam
reklam

Tüm Öğretim Elemanları Derneği Lozan Barış Antlaşması’nın 95.yıldönümünü kutladı

Eklenme Tarihi: 30 Temmuz 2018, Pazartesi - 10:00   Okunma Sayısı: 150168

Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin uluslararası hukuki temelini oluşturan Lozan Barış Antlaşması’nın 95.yıldönümü tüm ülkede kutlanmakta.  Bu anlaşmayla Türkiye kendi varlığını hedef alan  ve ülkemizi  yarı sömürgeye dönüştürmek isteyen  Sevr’i yırtmış ve İstiklal Savaşımızın ve İstiklal Mücadelemizin kazanıldığı tescil edilmiştir. 

Tüm Öğretim Elemanları Derneği (TÜMOD)  İstanbul Şubesi : “Lozan’a uzanan o uzun ince yol, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde girişilen bir kutsal isyan sonucu, ordu-millet seferberliği içinde sürdürülen ve tarihin kaydetmediği fedakârlıklara tanık olunarak, dökülen kanların,  verilen canların sonucudur.”

Lozan Barış Antlaşması’nın imzalanma yıldönümümde pek çok kurum ve dernekten de; kutlama ve tebrik mesajları geldi . Bu mesajlardan birisi; akademisyenlerin  oluşturdukları Tüm Öğretim Elemanları Derneği (TÜMOD)  İstanbul Şubesi tarafından yapılan basın açıklamasıydı.   

Tüm Öğretim Elemanları Derneği (TÜMOD)  İstanbul Şubesi tarafından  yapılan ve şubenin basın sözcüsü akademisyen Orhan Çekiç’in   basın mensuplarıyla  paylaştığı,  basın açıklamasında Lozan Barış Antlaşması’nın 95.yıldönümü kutlanarak; Lozan Antlaşmasının yüzüncü yılına giderken, Lozan’a taraf ülkelerin üniversitelerinin katılımıyla , Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde ‘’Uluslararası Lozan Sempozyumu” düzenlenmesini teklif edildi. Açıklamada şu satırlara yer verildi.

“Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun temeli olan Lozan Barış Antlaşması’nın 95.yıldönümü Yüce Türk Ulusuna kutlu olsun. 

Osmanlı Devleti’ni diz çöktürüp, Halife- Sultan Vahdettin’i İstanbul’da esir konumuna düşüren, Akdeniz’i olmayan, Ege Denizi olmayan, Marmara’sı olmayan, İstanbul’unun bile ne olacağı belirsiz;  doğusunda bir Ermenistan’ın, güneydoğusunda bir Kürdistan’ın kurulduğu; İstanbul-Sivas arasında sadece 19 ilden ibaret bir coğrafyayı Türklere yeni  vatan olarak adeta  lütfetmiş, kapitülasyonlarla da ülkenin zaten çok zayıf olan ekonomisi üzerine çöreklenmiş, ülkeyi  yarı sömürgeye dönüştürmüş  antlaşmanın adı Sevr’dir.

Bütün bu tabloyu tersine çevirip, bugünkü sınırlarımız içinde tam bağımsız, egemen, laik, sosyal bir hukuk devleti niteliğindeki Türkiye Cumhuriyetini kuran ve imzalandığından bu yana hiçbir maddesinin virgülü dahi değişmeden kalabilmiş tek uluslar arası antlaşmanın adı da Lozan’dır. Gerçi, iki değişiklik olmuş ama her ikisi de Türkiye’nin lehine olarak, 1936’da Montrö ile Boğazların denetimi tümüyle Türkiye’nin egemenliğine verilmiş, 1939’da ise Hatay anavatan Türkiye’ye katılmıştır.

Elbette bu değişim kendiliğinden olmamış, Lozan’a uzanan o uzun ince yol, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde girişilen bir kutsal isyan sonucu, ordu-millet seferberliği içinde sürdürülen ve tarihin kaydetmediği fedakârlıklara tanık olunarak, dökülen kanların,  verilen canların sonucudur.

Kazanılan zafer öylesine büyük, bunu taçlandıran Lozan öylesine eşsizdir ki, İngilizler  Lozan’ı tarihleri boyunca yaptıkları en kötü antlaşma olarak kayıt düşmüşler, İngiltere’yi Lozan’da temsil etmekte olan Dışişleri Bakanı Lord Curzon’u  görevden almışlardır. Lozan imzalandıktan sonra da Başbakan Lloyd George ve hükümeti devrilmiştir.

Öte yandan Yunanistan’da ise darbe olmuş, Başbakan Gunaris dahil, Anadolu harekâtını planlayan tüm komutanlar ve siviller kurşuna dizilmiştir.  “Anadolu’da ne işimiz vardı? Yunan milletinin onurunu yok ettiniz!” denerek.

Bizde ise son on yıldır, her Lozan dönemi bir tartışma açılmakta, Lozan’ın bir hezimet mi, zafer mi olduğu konusu, son derecede yetersiz kişiler tarafından, hatta devletin olan televizyon kanallarında bile tartışılmaktadır. TÜMÖD (Tüm Öğretim Elemanları Derneği) İstanbul Şubesi  olarak bu durumu esefle karşıladığımızı, bu yıl da benzeri bir tabloyla, hatta daha beteriyle yüz yüze kalacağımızın kaygısını taşıdığımızı, değerli basınımız aracılığıyla kamuoyuna duyururuz.

TÜMÖD, üyeleri akademisyenlerden oluşan, saygın bir dernektir. Eğer Cumhurbaşkanlığımız dahil tüm kamu kuruluşlarımızın ve TV kanallarımızın Lozan’ın (veya Cumhuriyet Tarihimizin herhangi bir döneminin) ne olup ne olmadığı konusunda dedikoduya değil ama  tümüyle bilimsel ve belgesel bilgilendirmelere  gereksinimi olursa, en yetkin üyelerimizin bunu karşılamaktan onur duyacağını ifade etmek isteriz. Yeter ki bu dedikodular son bulsun, yüzüncü yılında Lozan Antlaşmasına hiçbir şey olmayacak, herkes müsterih olsun.  

Ayrıca Lozan Antlaşmasının yüzüncü yılına giderken, Lozan’a taraf ülkelerin üniversitelerinin katılımıyla , Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde ‘’Uluslararası Lozan Sempozyumu” düzenlenmesini teklif ediyoruz. İngiltere, Fransa, İtalya ve   Yunanistan üniversitelerinde ‘’Lozan nasıl değerlendiriliyor, öğrencilerine nasıl anlatılıyor ? ‘’, onlardan dinlememiz mümkün olacaktır. TÜMÖD, bu konunun organizasyonuna yönelik  kendisine bir görev verilirse,  bunu karşılamaktan onur duyar.

Yeter ki “Lozan zafer mi ?  Hayır, hezimet” şeklindeki hiçbir bilimsel dayanağı olmayan çekişme, artık son bulsun. ”

 

Kaynak: ÖZEL HABER
Editör: FATMA DURU

reklam alanı

YORUMUNUZU BIRAKABİLİRSİNİZ

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.

MOBİL UYGULAMAMIZ

HABER ARŞİVİ


Yeşim Demir'le Rüya Yorumu


KÖŞE YAZARLARI

reklam
reklam