reklam
reklam

Bir hayalin gerçeğe dönüşme hikayesidir; Diyojen Cafe 2. Bölüm

Eklenme Tarihi: 18 Şubat 2018, Pazar - 13:00   Okunma Sayısı: 153045

 

 

 

- Sadece kendin için değil tüm kadınlar için mücadele vermişsin aslında  hanımlarımıza önerilerin nelerdir?
Ben doğru bildiklerimi yapmaya yine devam edeceğim ve çok çok rica ediyorum özellikle ve özellikle hanımlara siyasi partilerde mutlaka yer almalılar derneklere mutlaka destek vermeliler. Evde oturan bayan diye bir şey olamaz çocuklarınıza da bakabilirsiniz, derneklerde de görev alabilirsiniz, siyasi partilerde de yerinizi alabilirsiniz ve aynı zamanda okumaya da devam edebilirsiniz bu kadar açık ve net söylüyorum. İnsan istedikten sonra yapamayacağı hiçbir şey yoktur. Parti ve derneklerin kadın kollarında gönüllü olarak çalıştım. Telkari gümüş ustasıyım maalesef çok sevmeme rağmen bu mesleğimi yapamadım. Kendimi geliştirmek için birçok kursa gittim gazetecilik kursu da bunlardan bir tanesi. Belgemi aldım ve bir dönem Son -An Gazetesi’nde ve Sinop Sıcak Haber’de memleketime ait haberlerim yayınlandı. Tüm takipçilere ve tüm hemşerilerimize  gerçekten çok çok teşekkür ediyorum bana sahip çıktılar, destek verdiler, güç verdiler. Onların sevgisiyle cesaret aldım ve hep bir adım ileri bir adım ileri gitmeye çalıştım. Benim için en güzeli de her şeyden daha değerli olan da paradan puldan altından bile değerli olan da memleketime gittiğim zaman bir topluma gittiğim zaman bir hanım beni durdurup ‘’Halime Hanım sizinle resim çektirebilir miyiz? Sizi çok seviyoruz devam edin, doğru yoldasınız’’ dedikleri ve boynuma sarıldıkları an benim için dünyadaki en güzel andı. Bu duygunun tarifi bile yok anlatılmaz yaşanır derler ya gerçekten öyle, hepsine sonsuz teşekkür ediyorum. 
-  Memleketin için yaptıkların sen onlara sevdirdi sanırım. 
Evet bu çalışmalarımı görenler buna Memleket Sevdası diyorlar. Herkes bence memleketinin sever, elinde belki fırsat olanlar bunu yapabilir fırsat olmayanlara da  fırsat verilirse her kadının ve de beyin yapabileceğine inanıyorum. Ben sadece memleketime has güzelliklerini tüm dünya görsün istedim, tüm dünya ile paylaşmak istedim. Başkalarını görüyoruz ‘’şunun şu yu meşhur, bunun bu yu meşhur ‘diyorlar. Ben de kendi ülkemde kendi memleketimin o kadar güzellikler var ki tabiatından tutun yemeğine, doğasına tarihi eserlerine kadar hepsi birbirinden güzel, bunları sosyal medyadan çok çabuk paylaşabiliriz tanıtabiliriz diye düşündüğüm için sürekli bir şeyleri tanıtmak adına sosyal medyaya biraz fazla kullandım ve bunu da az çok başardığımı inanıyorum. 
-  Halimecim sosyal medya aktivisti olmuşsun bu konu nedir acaba?
Geçenlerde  bir gazete yazmış ‘’Sinop’un sevilen ablası sosyal medya aktivisti’’ diye çok güldüm çok da hoşuma gitti. Aslında farkında olmadan demek ki bir şeyler yapmışız ama bu benim için yeterli değil daha çok çalışmalıyız ve güzel şehrimizi daha çok tanıtmalıyız. Burada sadece bana değil tüm hemşerilerime iş düşüyor. Ben de buradan kendi adıma Sinop için çalışan ve gerçekten çok başarılı yol alan sayın başkanlarıma ve büyüklerime teşekkürlerimi borç bilirim. 
-  Canım arkadaşım Sinop için çalışmaların takdir edilecek derecede göz dolduruyor. Ben de seni tebrik ediyorum ve kutluyorum. Gelelim şimdi asıl konuya ve senin hayalini süsleyen projene...  Bunu nasıl hayata geçirdin?
Yıllardır mantıları araştırdım, mantı çeşitlerini araştırdım. Her araştırdığım mantıda da Sinop mantısı ile kıyaslama yaptım. Bizim kendi yapmış olduğumuz mantının başka mantılardan çok farklı, çok lezzetli ve çok kaliteli olduğunu biliyordum. Hep içimde şöyle bir dileğim vardı; ‘’Allah’ım bana da Sinop mantısını yapmak ve  sunmak için bir fırsat ver ben de bunu insanlara gerçek mantıyı tanıtmak için bir yere açayım’’ dedim. Bu hayalimi gerçekleştirdim ve şimdi burada Sinop mantısını önce tüm Türkiye’ye sonra tüm dünyaya tattırmayı hedefliyorum. Amacımız Sinop mantımızı, keşkeğimizi, tiridimizi, incir uyuşturması tatlımızı, un helvamızı buradan dünyaya duyurmak ve ‘’Sinop’un da mutfağında şu varmış bu varmış’’ dedirtmek benim için çok önemli... Şimdilik elimden bu kadarı geldi ve canla başla tüm ailemle çocuklarımla çalışıyoruz.  Ben bu işi iş olarak görmüyorum, çok sevdiğim için ‘’bunu en iyi şekilde en güzel şekilde nasıl sunum yapabilirim’’ diye düşünüyorum. Gelen her müşteriye müşteri gözüyle bakmıyorum misafir gözüyle bakıyorum. Burası benim evim ve evimizde misafirimize nasıl en iyisini en güzelini ikram edersek Diyojen Kafeye gelenlere de evime gelmiş misafir gözüyle bakıyorum ve öyle özel ikram yapıyorum. İşimi severek yapıyorum ve misafirlerimin beğenilerinden çok motive oluyorum. En güzeli de tabii ki buraya gelip yiyeceklerimden tadan misafirlerimin memnuniyeti... Gelen misafirlerimizin ‘’Gerçekten çok güzel’’ demeleri ve sadece  Sinopluların değil yabancıların da çok beğenmesi en önemli değer benim için. Özellikle cevizli Sinop mantısını yiyenlerden ‘’ömrümde bu kadar güzel bir mantı yemedim’’ sözünü duymak gerçekten gurur verici benim için ve buna inanın onlarca kişiden duydum. Bu da bizim işimize daha çok sadık olmamızı ve işimizi daha çok sevmemizi sağlıyor. İnanıyorum ki bunu marka yapacağız, marka yapmak için çıktık yola.. Her zaman şunu diyorum ‘’Biz kalitemizle lezzetimizle marka olacağız’’ Tereyağımız organik, Sinop’un yaylalarından geliyor, muhteşem tereyağımız var ve Sinop’un birçok muhteşem güzellikleri var yiyecek olarak lezzetleri var ve biz bunları maalesef yeteri kadar tanıtımını yapamıyoruz özellikle tarhana çorbamız çok beğeniliyor. Tarhana çorbamızı da burada satışa sunduk farklı lezzet arayanlara, şimdiye kadar beğenmeyen çıkmadı çok farklı çok değişik muhteşem diyorlar Bu da bizi mutlu ediyor. Sevgili Halime arkadaşıma çıktığı yolda hem kendi hayali hem de Sinop adına yaptıkları ve yapacakları için başarılar dilerim. Sizlere de en kısa zamanda Kadıköy Osmanağa mahallesi Nusretefendi caddesi no 38 de bulunan Diyojen Kafe’ye gidip  öncelikle Sinop mantısından ve incir uyuşturmasından tatmanızı tavsiye ederim. Müptelası olacaksınız demedi demeyin.

Editör: EMİNE KALYON

reklam alanı

YORUMUNUZU BIRAKABİLİRSİNİZ

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.

MOBİL UYGULAMAMIZ

HABER ARŞİVİ


Yeşim Demir'le Rüya Yorumu


KÖŞE YAZARLARI

reklam
reklam